You are here
12 Eylül Darbecileri Yargılansın
Kıraç’tan bir deri işçisi

12 Eylül askeri faşist darbesinin üzerinden tam 31 yıl geçti. Koskocaman 31 yıl. Ancak bu toplumsal katliamın üzerinden bu kadar uzun yıllar geçmesine rağmen, hâlâ darbenin ezici etkilerinden kurtulmuş değiliz. Ben darbeden 10 yıl sonra doğmuşum. Aslında o karanlık dönemin etkilerini doğrudan yaşamamış olsak da, şu an içinde bulunduğumuz örgütsüzlük koşullarımızın nedenlerinin en başında geleni 12 Eylül’dür. Çünkü bugün biz işçilerin hâlâ korkuları var. Meselâ bu yaşıma kadar annem ve babam, bana sendikalardan ve işçi derneklerinden hiç bahsetmediler. UİD-DER gibi işçi örgütlerinde işçilerin hakları ve onurlu bir hayat sürebilmek için verdikleri mücadeleyi hiç anlatmadılar. Bunları bilmedikleri için değil, işte bu 31 yıllık korkularından dolayı anlatmadılar. 15 yıl okula gittim. Fakat 15 yıl boyunca okullarda da bunları anlatmadılar. Ve tarih derslerinde bile hiç 12 Eylül darbesinin gerçek yüzü anlatılmadı bize. Sadece çok kısa olarak “o dönemlerde Türkiye’de kardeş kavgası vardı ve ordu da bu kötü gidişata son vermek için, yani akan kanı durdurmak için darbe yapmıştır” denildi.
Aslında bugün, bu ezberin kocaman bir yalan olduğunu daha iyi anlıyorum. Ortada ne kardeş kavgası ne de kötü giden bir gidişat vardı. Tam tersine işçi sınıfı için iyi bir gidişat vardı o yıllarda. İşçiler fabrikalarında hızla örgütleniyor, sendikalaşıyor ve patronlardan istedikleri hakları alabiliyorlardı. İşçiler artık güçlerinin farkına varmaya başlamışlardı. Patronların korkuları da bundandı işte. Yani bir bakıma patronlar için çok tehlikeli bir durum vardı ortada. Tam da bu sebeplerden dolayı hemen kollarını sıvayıp darbenin zeminini oluşturacak çeşitli kışkırtmalar ve katliamlar örgütlediler ve 12 Eylül 1980’de darbe yaptılar. Onlarca öncü işçiyi zindanlara doldurdular, işkencelerden geçirdiler, darağaçlarında sallandırdılar, sendikalarını ve derneklerini kapattılar. Solcular ve Kürtler ise darbenin baş mağdurları oldular.
O dönemde darbenin öncülüğünü üstlenen faşist general Kenan Evren hâlâ yaşamaktadır ve hâlâ yargılanmayı beklemektedir. Kenan Evren ve diğer cuntacı katillerin yargılanması ve 12 Eylül’den bütün sonuçlarıyla hesap sorulması demokratik bir taleptir. Bunu yapacak tek gerçek güç ise örgütlü işçi sınıfıdır.
ABD’de Hyatt Otel İşçileri Grevde
Bağırıyorum, Bağıracağım!