Rusya’da Ford İşçileri 24 Saat İş Durdurdu

Ücretler ve çalışma koşullarına ilişkin anlaşmazlığın bir süredir devam etmesi üzerine, Amerikan firması Ford’un St. Petersburg yakınlarındaki fabrikasında üretim 24 saat boyunca durduruldu. 14 Şubattaki greve 1500 işçi katıldı. Söz konusu Ford fabrikası, Rusya’da yabancı otomobil üreticilerinin sahip olduğu en büyük fabrikalardan biri.

Sendikalar, fabrika yönetiminden maaş artışlarını, tatilleri ve sosyal yardımları açıkça tanımlayan ve ücretleri %20 oranında arttıran bir sözleşme imzalamasını istiyorlar. “Ne gerekiyorsa onu yapacağız, bu bir günlük uyarı grevi de olabilir, sonsuza kadar da sürebilir” diyen sendika lideri Alexei Etmanov, Ford yönetimi ücretlerdeki artış önerisini %14’ten %20’ye yükseltmedikçe grevin devam edeceğini duyurdu.

Ford yönetimi, ülkedeki enflasyonun ve ortalama işçi ücretlerinin sendikanın talep ettiği ücret artışının çok gerisinde olduğunu söyleyerek bu talebi kabul etmeyeceğini belirtmişti. Ne var ki 24 saatlik grevin ardından fabrika yönetimi görüşmelerin devam etmesi çağrısında bulundu ve bunun üzerine greve ara verildi. Rusya’da yabancı araba satışlarında patlama yaşandığı bugünlerde grev işverenin hiç işine gelmiyor. Ayrıca üretimin durduğu her gün Ford’a 4-6 milyon dolara mal oluyor.

Rusya’nın ikinci büyük kenti St. Petersburg yakınındaki Ford fabrikasında geçen yıl 60 bin araç üretildi ve bu yıl 75 bin araç üretilmesi planlanıyor. Geçen yıl Rusya’da üretilmiş ve ithal edilmiş araba satışlarında Ford en başarılı şirketler arasındaydı. Buna rağmen fabrikada bant işçisi olarak çalışan bir işçi ayda ortalama 16-19 bin ruble (600-720$) kazanıyor. Otomobil fabrikalarının Rusya’ya akın etmelerinin temel nedenini elbette bu düşük ücretler oluşturuyor. St. Petersburg yakınlarındaki Ford fabrikasının, dünyadaki en büyük kâr marjlarına sahip fabrikalardan biri olduğu belirtiliyor. Rusya’da işçi maliyeti otomobil başına %7 iken, bu oran Almanya’da %35 civarında.

Ford işçilerinin istedikleri koşullarda bir sözleşme imzalamalarının diğer otomobil firmalarında da benzer bir hareketlenmeye yol açabileceği beklenirken, aynı beklenti sendikal örgütlülüğün yayılması konusunda da hâkim.