You are here
Sanovel Direnişi Sona Erdi
İstanbul Silivri Çantaköy’de bulunan Sanovel ilaç fabrikasında 3 aydır direnişte olan işçiler, patronla yaptıkları son görüşmede tazminatlarını alarak direnişlerini bitirdiler. İşçilerin örgütlenmeye çalıştıkları Petrol-İş Trakya Şubesinden gelen avukat ve sendikacıların, 27 Ağustos günü patronla yaptıkları son görüşmeden sonra tazminatlar alındı ve direniş bitirildi. İşçiler, yaklaşık 3 ay boyunca süren direniş için 3 aylık geriye dönük ödeme talebinde bulundular ancak bu talep patron tarafından kabul edilmedi. İşçilere yalnızca tazminatları ödendi. İşe sendikalı olarak geri dönme talebiyle başlatılan direniş, son haftalara kadar tüm işçilerin katılımıyla sürdürülmüştü.
Direnişin devam ettiği geçtiğimiz üç ay boyunca çeşitli sendika ve kurumların desteğini alan Sanovel işçileri, üretimi durdurma noktasına kadar getirmişlerdi. Buna karşın, patron, mühendisler aracılığı ile üretimin devam etmesini sağladı. Fabrika önünde direnişe devam ederken yeni alınan işçilerin fabrikaya girişini engellemeyi başaran direnişçi işçiler, kolluk kuvvetleri tarafından fabrika önünden benzin istasyonuna taşınınca üretimin yeniden başlamasına engel olamadılar. Geçtiğimiz haftalarda, işçilerin maddi sıkıntı çekmeleri nedeniyle başka işlere girmek zorunda kalmalarıysa direnişin zayıflamasına neden olmuştu.
Sanovel işçileri direnişin sonucunda sendikalı olarak işe dönemediler fakat bu direniş onlar için sınıf mücadelesi açısından içinde birçok dersi barındıran bir mücadele deneyimi oldu. Daha önce Sanovel işçilerine yaptığımız ziyarette işçilerin jandarmaya sempati ile baktıklarını ve onları kendilerinden yanaymış gibi düşündüklerini görmüştük. Fakat işçilerin kendilerinden yana olduğunu düşündükleri jandarma, çok geçmeden işçileri fabrika önünden 100 metre ilerdeki boş benzin istasyonuna taşıyarak direnişe ağır bir darbe vurdu. Böylece kolluk kuvvetlerinin kimden yana olduğu bir kez daha ortaya çıktı.
Sanovel direnişi, işçilerin birlik olduklarında üretimi durdurabileceklerini, patronun elini kolunu bağlayabileceklerini bir kez daha gösterdi. Bu direniş kısa sürede diğer fabrikaların patronlarına da korku saldı ve kendi işçilerinin böyle şeylere kalkışmaması için işçilerin gözlerini boyayacak iyileştirmeler yapmaya başladılar. Direniş boyunca o güne kadar birbirleriyle rekabete giren patronlar domuz topu gibi birleştiler. Demek ki Savonel işçilerinin direnişi diğer fabrikalara sıçratılabilseydi başarıya ulaşması pekâlâ mümkün olurdu.
Sanovel direnişi geride çıkarılması gereken çeşitli dersler bırakarak bitti. Fakat sınıf mücadelesi sürüyor, bu sömürü düzeni yıkılıncaya dek de sürecek. Bu düzeni yıkacak yegâne güç işçi sınıfıdır. Ancak bunun olması için, işçi sınıfının birliğinin önündeki engelleri yıkmak, işçilerin dünya çapındaki birliğini örgütlemek ve şanlı yumruğu bu sömürü düzenine indirmek gerekiyor.
Kapitalizmin Çarkına...