You are here
Tuzla’da Yıkım
diğer yazarlar
İstanbul’da Kentsel Dönüşüm Projesi çerçevesinde işçi ve emekçi mahallelerindeki ev yıkımlarına Tuzla’da devam ediliyor. Polis eşliğindeki yıkım ekipleri, Tuzla’nın Şifa ve Mimar Sinan Mahallelerini savaş alanına çevirdiler. 12 Eylül günü sabah 5 sularında polis panzeri ve dozerlerle başlayan saldırıda, mahalleliye gaz bombaları atıldı ve plastik mermiler sıkıldı. Belediye ve polisin ortak gerçekleştirdikleri yıkıma mahalleli taş ve sopayla karşı koydu.
Mahallenin oluşturduğu barikatları aşmak için göz yaşartıcı bomba, sis bombası ve plastik mermi kullanan polis, ikisi ağır olmak üzere 4 kişiyi yaraladı. Öğleye kadar devam eden saldırıda iki binayı yıkan ekipler, mahallenin direnişi nedeniyle geri çekilmek zorunda kaldılar. Belediye proje çerçevesinde 1300 konutun tamamını yıkmayı hedefliyor.
Yıkım ekiplerinin mahalleden çekilmesiyle birlikte olaylar sakinleşmiş görünüyordu. Fakat olaylarda yaklaşık olarak 100 kişi gözaltına alındı. Mahalledeki işçi emekçiler gözaltına alınan arkadaşlarının serbest kalması için şehit Fadıl Şişman Karakoluna bir heyet gönderdiler. Arkadaşları bırakılmayınca mahalleli, Emiroğlu Caddesinde ateş yakarak barikat kurdu. Toplanan mahalleliye saldıran polis çok sayıda insanın yaralanmasına sebep oldu. Bir gurup mahalleli evlerinin yakınlarında olan İMSEK binalarını taşlayıp, TOKİ konutlarının malzeme deposunu ateşe verdi.
Daha 22 Temmuz seçimleri öncesinde belediye tüm inşaatlara izin vermişti. Seçim sonrasında toplam 1300 konut hakkındaki yıkım kararı tüm mahalleyi hayrete düşürdü. Oysa Mimar Sinan ve Şifa Mahallelerini ortadan ikiye bölecek olan KİPTAŞ konutlarının inşaatları tam gaz devam ediyor. TOKİ ve KİPTAŞ binaları kat kat çıkarken, yıllardır mahallede yaşayan işçi ve emekçilerin evleri bir bir yıkılıyor.
Kentsel dönüşüm dedikleri planla birlikte işçi ve emekçilerin yaşam alanları da ellerinden alınmak istenmektedir. Kentsel dönüşüm planı, yavaş yavaş ve en ücra köşelerde yürürlüğe sokuluyor. Kimse evsiz kalmayacak diye açıklama yapan başbakan, konut piyasasına yeni rant kapıları açıyor. Olan gene bu mahallelerde yaşayan işçi ve emekçilere oluyor. İşçilerin dişiyle tırnağıyla yaptığı evleri, devlet işçilerin gözünün yaşına bakmadan yıkmaya çalışıyor. Devlet ve burjuva medya, yıkımlara direnen işçi ve emekçileri bölücü olarak nitelendiriyor. 12 Eylül günü kendiliğinden bir araya gelip, yıkıma ve polise direnen işçi ve emekçiler, gelecek yıkımlara karşı koymak için daha güçlü bir örgütlülük sağlamalıdır.
ASSAN Alüminyum’da Vahşet