You are here
İstanbul Şubeler Platformundan SSGSS Eğitim Toplantısı
Türk-İş’e bağlı İstanbul Şubeler Platformu, 10 Ocakta, Petrol İş Sendikası Genel Merkezi salonunda bir toplantı düzenledi. Toplantıda SSGSS Yasa tasarısının getirdiği saldırılar anlatıldı ve Anayasa’da yapılmak istenen değişiklikler, sendikal haklar açısından ele alındı. Toplantıda soru cevap bölümünde söz alan temsilciler görüş ve önerilerini sundular. Toplantıya farklı sektörlerden ve işyerlerinden 300 temsilci ve işçi katıldı. Deri-İş sendikasında örgütlü olan ve 25 gündür direnişte olan DEMSAŞ işçileri de önlük ve dövizleriyle katıldıkları toplantıda, coşkularıyla dikkat çektiler. Toplantıda işçiler sık sık slogan atarak yasayı ve saldırıları protesto ettiler.
Toplantı Türk-İş’e bağlı İstanbul Şubeleri Platformu dönem yürütmesi üyesi Harb-İş Anadolu Yakası şube başkanı Hüseyin Över ve Tez-Koop-İş sendikası İstanbul 2 no’lu şube başkanı Rabia Özkaraca tarafından yönetildi. Toplantı Rabia Özkaraca’nın ön konuşmasıyla başladı. Açılış konuşmasından önce söz alan Özkaraca, sınıfa yönelik saldırı yasalarının yanı sıra sendikal örgütlenmenin önünde de ciddi engeller bulunduğunu, mücadele eden işçilerin gözaltına alındığını, tutuklandığını dile getirdi. Telekom işçileri ve TÜMTİS Ankara şube yöneticilerinin halen tutuklu olduklarını hatırlatan Özkaraca, tutuklu işçilerin ve yöneticilerin serbest bırakılmasını istediklerini ifade etti. Tutuklu işçilerin serbest bırakılması ile ilgili imza kampanyasına katılım çağrısı yapan Özkaraca, halen devam etmekte olan tüm grev ve direnişleri tek tek sayarak mücadelelerini selamladı ve sınıf dayanışmasının önemini vurguladı.
Ardından Platform adına söz alan Belediye-İş Sendikası 3 no’lu şube başkanı Hüseyin Ayrılmaz, Platformun oluşturulma nedenlerinden bahsetti. Türk-İş’in yeterince mücadele etmediğini, SSGSS yasa tasarısına ilişkin hiçbir mücadele planının olmadığını belirten Ayrılmaz, bu Platformun ihtiyaç nedeniyle oluşturulduğunu ifade etti. Türk-İş’in bu Platformdan rahatsız olduğunu da söyleyen Ayrılmaz, Platformun ancak işçilerin ve sendika temsilcilerinin desteğiyle hedefine ulaşabileceğini belirterek, işçileri ve sendika temsilcilerini mücadeleye sahip çıkmaya çağırdı.
Yapılan konuşmaların ardından, avukat Murat Özveri, Anayasa Tasarısında Sendikal Haklar konusunda bir sunum yaptı. Sunumunda Türkiye’de yasalarda ve anayasada pek çok konuda yasakların olduğunu belirten Özveri, Avrupa ülkelerinde sendikal örgütlenme konularında yasal düzenlemelerden örnekler vererek Türkiye’deki düzenlemeleri eleştirdi. Anayasa değişikliği gibi önemli bir konuda sendikaların sessiz kaldığına da dikkat çekti. Özveri sessiz kalındığı sürece pek çok yasal saldırının peş peşe geleceğini ve mücadele etmenin şart olduğunu belirtti.
Toplantının ikinci bölümünde Maltepe Üniversitesi Öğretim Görevlisi Dr. Atilla Özsever ve Dr. Osman Öztürk, SSGSS yasa tasarısı hakkında bilgilendirme yaptılar. Her iki sunumda da tasarının reform olmadığı belirtildi. Yasa ile getirilen uygulamalarla işçi ve emekçilerin haklarının geriye götürüldüğüne dikkat çekildi. Sağlık hakkının devlet tarafından ve ücretsiz karşılanması gerektiği anlatılan sunumda AKP hükümetinin sağlığı ticarileştirdiği, bu yasa ile parası olmayanın sağlık hizmeti alamayacağı anlatıldı. Yasa emeklilik yaşının 65’e, prim gün sayısının 9000 güne çıkarılması, emeklilik maaşlarını %23-33 arasında düşürülmesi, iş göremezlik ödeneklerinin düşürülmesi ve hastanelerde katkı payı alınması gibi pek çok konuda işçi ve emekçilerin haklarının gaspını planlanıyor.
Toplantının soru cevap kısmında işyeri temsilcileri söz aldılar. Temsilciler, bu yasanın yıkım yasası olduğunu, yasaya karşı mücadele edilmesi gerektiğini, mücadelenin örgütlü ve örgütsüz tüm işyerlerine yayılması gerektiğini belirttiler. Platform çalışmalarının anlamlı olduğunu, ama genel merkez ve konfederasyonların da mücadeleye öncülük etmeleri gerektiğini söylediler.
Kapanış kısmında temsilcilerin bu anlatılanları işyerlerinde anlatmaları istendi. Bu saldırıların ne ilk ne de son olacağına, sadece Türkiye’de değil tüm ülkelerde işçi ve emekçilere yönelik benzer saldırıların olduğuna dikkat çekilerek, kapitalist sistem devam ettiği sürece bu saldırıların devam edeceği, bu nedenle mücadeleden başka çıkar yol olmadığı belirtildi. İşçileri sermaye sınıfının siyasetinin peşine takan sınıf uzlaşmacı sendikacılığa karşı, mücadeleci, militan sendikal anlayışa ihtiyaç olduğu vurgulanarak temsilcilerin daha aktif mücadeleye katılmaları istendi. Toplantı sonunda Herkese Sağlık Güvenli Gelecek Platformunun eylemelerine katılım çağrısı yapıldı. Toplantı alkış ve sloganlarla sona erdi.