You are here
Tekel İşçisi Yalnız Değildir!
Tekel’in özelleştirilmesine karşı Tek-Gıda-İş Sendikasının öncülüğünde 2 Şubatta birçok sendika ve kitle örgütünün desteğiyle Kadıköy İskele Meydanında bir miting gerçekleştirildi. Mitinge yaklaşık 5 bin kişi katıldı.
İşçiler saat 11’de Haydarpaşa Garında toplandılar. Buradan saat 12’de kortejler halinde İskele Meydanına kadar yürüyüş gerçekleştirildi. Yürüyüş boyunca “Tekel vatandır satılamaz!”, “Direne direne kazanacağız!”, “Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz!”, “Bu ülke bu vatan satılık değil!”, “Gün gelecek devran dönecek, AKP halka hesap verecek!” gibi sloganlar atıldı.
Miting alanına varılmasıyla beraber ilk olarak saygı duruşunda bulunuldu. Tek Gıda-İş adına ilk söz alan sendika genel başkanı konuşmasında, Tekel’in özelleştirilmesiyle Tekel’e bağlı fabrikaların bir bir kapatılacağını, buralarda çalışan işçilerin 4C statüsünde çalıştırılarak mağdur edileceklerini söyledi. YÖRSAN işçilerinin sendikalaşma nedeniyle işten çıkarıldıklarından da bahsetti. Konuşmasının sonunda Ankara’da geçekleşecek özelleştirme karşıtı mitinge herkesi destek vermeye çağırdı.
Alandaki kalabalık coşkuluydu. Fakat işçilerin sefalet koşullarından kurtuluşlarının kapitalizme karşı mücadele bayrağını yükseltmesiyle gerçekleşebileceğini savunan pankartlar ve bunu ifade eden sloganlar yoktu. Sendika bürokratlarının örgütlemesiyle miting alanına damgasını basan, genel olarak milliyetçilik oldu. İşçilere Türk bayraklarının ve Mustafa Kemal posterlerinin taşıtılması, sendika bürokratlarının nasıl bir miting yapmak istediğini gözler önüne serdi.
Tüm bunlar da gösteriyor ki, işçi sınıfı örgütsüz, bilinçsiz ve dağınıktır. Bağımsız sınıf çıkarları için hareket eden bir işçi hareketinin olmaması tüm ortamı belirliyor. İşçiler burjuva ideolojisinin ya da burjuvazinin işçi sınıfı içindeki ajanları olan sendika bürokratlarının etkisinde kalıyorlar. Bu mitingde de farklı olmadı. Şurası açık ki, işçilerin başarıya ulaşmasının yolu, örgütlenmekten, bilinçlenmekten, sendika bürokratlarını başlarından def ederek kendi bağımsız sınıf çıkarları temelinde hareket etmekten geçiyor.