You are here
Sağlık İşçileri: 2024’te Her Şeye Rağmen Mücadele!
UİD-DER’li sağlık işçileri
Ekonomik yıkımın faturası işçi ve emekçilere ödetilirken biz sağlık emekçileri de bundan nasibimizi fazlasıyla aldık. Giderek artan baskılar, antidemokratik uygulamalar, sendikalaşmanın önündeki engellerle beraber 2023 yılının faturası bizler için de ağır oldu. Emekçilerden esirgenen kaynakların patronlara peşkeş çekilmesinin sağlık sisteminde can yakıcı sonuçları oldu. Hastanelerin, tıbbi cihazların, sağlık çalışanlarının yetersizliği ve koruyucu sağlık hizmetlerinin ortadan kaldırılmasıyla beraber gözlerimizin önünde tüm işçi ve emekçiler sağlıksızlığa mahkûm edilmiş durumda. En temel yaşam hakkı olan sağlıklı beslenme, sağlıklı barınma lüks haline geldi. Depremin acısı hâlâ yüreğimizde… Onbinlerce kardeşimizi bu enkaz düzenine kurban verdik. Öfkemizi bileyecek nice başka gelişme yaşandı. Son yıllarda savaşlar, orman yangınları, seller, sanayi atıkları, depremlerle kapitalizmin dünyada sağlıklı bir yaşam alanı bırakmadığını görmüş olduk.
Sağlık sektöründe tüm bu sorunlar yumağını gözümüzle görmediğimiz, canımızla hissetmediğimiz bir an bile yok. Çözüm arayışında olan sağlık emekçilerinin ilk aklına gelen yurt dışına gitmek oluyor. Yurt dışına gitmek için başvuran hekim sayısı rekor düzeyde. Sağlık öğrencilerinin çoğunluğu şimdiden yabancı dil kurslarına gidiyor ve yurtdışında bir gelecek kurmak istiyor. Elbette hepimiz sağlıklı koşullarda çalışmayı, çalışırken dövülme ve öldürülme korkusu yaşamamayı, sağlıklı evlerde ve kentlerde yaşamayı, çocuklarımız için güzel bir gelecek kurmayı istiyoruz. Üstelik bunlar sadece Türkiyeli işçilerin değil tüm dünya işçilerinin ortak talepleri. Gelin bu talepleri için tüm yıl boyunca dünya sağlık emekçileri neler yapmış birlikte bakalım. Çözümü başka ülkeye gitmekte mi aramışlar yoksa sendikalarına, meslek örgütlerine sahip çıkarak meydanlarda taleplerini mi haykırmışlar?
Aralık ayı içerisinde, Almanya’da hekimler düşük ücretler ve istihdam eksikliği nedeniyle iş bıraktı. İngiltere’de ise hekim birliğinin çağrısıyla 50 binin üzerinde pratisyen hekim grev yaptı. Yaklaşık on yıldır neredeyse hiç ücret zammı almadıklarını söyleyen hekimler bakanlıkla yapılan görüşmelerden sonuç çıkmaması üzerine grevlerine devam edeceklerini belirttiler. Yine İngiltere’de Unite sendikası üyesi Ulusal Sağlık Servisi (NHS) çalışanları iş bırakarak bakanlığın sağlık politikalarına karşı olduklarını ifade ettiler. Yaptıkları eylemde aynı zamanda Filistin’de yürüyen savaşa karşı da tutumlarını ortaya koydular, “Sağlık İşçileri Özgür Filistin’i destekliyor” sloganını yükselttiler.
Fransa’da da hekimler ücret artışı ve daha iyi koşullar talep etmek için bir haftalık grev başlattılar. Hazırladıkları raporda ülkedeki grip ve bronşiolit salgınları nedeniyle hastanelerin aşırı kalabalık olduğunu ve Fransız sağlık sisteminin benzeri görülmemiş bir krizle karşı karşıya olduğunu vurguladılar. Portekiz’de hekimler sistemin çöküş eşiğinde olduğunu söyleyerek, daha iyi çalışma koşulları ve ücret zammı için grev yaptılar. 2022 yılından beri hükümetle süren görüşmelerden sonuç alınmamasını protesto ettiler. Kendilerini “unutulmuş kahramanlar” olarak adlandıran yüzlerce İtalyan hekim ve hemşire ise çalışma koşullarını protesto etmek ve halk sağlığını olumsuz etkileyen son uygulamalara karşı olduklarını ifade etmek için Roma’nın merkezinde toplandılar. Eyleme İtalya sağlık çalışanlarının yüzde 80’i katıldı.
Geçen sene başından itibaren meydanları sık sık dolduran İspanya sağlık emekçilerinin taleplerinin büyük çoğunluğu verilen mücadele sonucunda karşılandı. Sağlık emekçileri, koruyucu sağlık hizmetlerinin iyileştirilmesi ve çalışma saatlerinin düşürülmesi için mücadeleye devam edeceklerini belirtiyorlar. Hollanda’da bulunan yüzlerce hastaneden yaklaşık 200 bin sağlık işçisi grevler gerçekleştirdi. Bu hastanelerin çoğunun tarihindeki ilk grevi yapıyordu sağlık işçileri! Amerika’da ise 75 binden fazla sağlık işçisi greve gitti. Böylece onlar da ülke tarihindeki en büyük sağlık grevini başlatmış oldular. Türkiye’de sağlık emekçileri hijyenden yoksun ve kalitesiz hastane yemeklerine karşı eylemler, TTB Merkez Konseyinin görevden alınmasına karşı eylemler, şiddete uğrayan sağlık emekçileri için hastane önünde basın açıklamaları yaptılar.
Avrupa’dan Amerika’ya sağlık işçileri 2024 yılını eylemlerle karşıladılar. Çünkü sağlık emekçileri dünyanın tüm ülkelerinde aynı sorunları yaşıyorlar. Hoşnut olmadıkları koşulları değiştirmek, haklarına sahip çıkmak için mücadele yolunu seçiyorlar. Çok açık ki yurt dışına göç etmek bizi kurtarmaz. Kapitalizmin olduğu bir dünyada bizim için hiçbir ülkede sorunlardan arınmış bir yaşam yok. Evet, Türkiye’den görece daha demokratik ve müreffeh toplumlar olabilir. Fakat bunun bir sebebi var. O ülkelerde işçi ve emekçiler geçmişte büyük mücadeleler verdiler. Bugün de pek çoğunda hak kayıplarına karşı yaygın mücadeleler var.
Bizim de “memurun sendikası olmaz” denirken 12 Eylül 1980 askeri faşist darbesinin karanlığını yırtan eylemler yaptığımız, mücadeleyle kamuda sendikalaşma hakkını elde ettiğimiz bir geçmişimiz var. Biz UİD-DER’li örgütlü sağlık işçileri olarak geçmişin deneyimlerine sahip çıkıyoruz. Bu deneyimleri sendikalarımızda yeniden yeşertip örgütlü gücümüzü büyütüyoruz. Mücadeleci sınıf sendikacılığı anlayışına sahip çıkıp bu sorumluluğun gereğini yerine getiriyoruz. Hak ettiğimiz yaşamı bireysel kurtuluş hayalleriyle değil örgütlü mücadelemizle, hep birlikte var edebiliriz. Kapitalizmi tüm dünyanın işçileriyle birlikte tarihin çöplüğüne atabiliriz. İşimizin kolay olmadığının ve zorlu bir sürecin bizi beklediğinin farkındayız. Ama emek vermeden, çaba harcamadan ne değişir ki? İşçi Dayanışması’nda da yazdığı gibi; 2024’te her şeye rağmen mücadeleye!
Şafaktan ve Ümitten Korkanlara İnat
Yüreğin Üşüdüğü Gün