You are here
Düşük Zam Dayatmasına ve Sendika Düşmanlığına Karşı Mücadeleler Sürüyor
Sendika düşmanlığına, düşük zam dayatmasına ve çeşitli hak gasplarına karşı başta Antep olmak üzere çeşitli kentlerde ve sektörlerde mücadele eden işçilerin sayısı artıyor. Bayrampaşa’da Roniteks işçileri ile Antep’te Kimpack ABY Plastik işçilerinin direnişleri kazanımla sonuçlandı. Antep’te iş bırakan fabrikalara yenileri ekleniyor. Sendika seçme haklarını savunmak için direnen Özak Tekstil işçileri, direnişlerinin 80. günü olan 13 Şubatta İstanbul’da bir basın açıklaması düzenledi. Gebze’de bulunan Olimpia Otocam fabrikasında sendika düşmanlığına karşı 12 Şubatta fabrika önünde eylem yapıldı.
Roniteks’te iş bırakan işçiler kazandı
İstanbul Bayrampaşa’da tekstil üretimi yapan Roniteks’te işçiler, ücretlerinin ve sosyal haklarının iyileştirilmesi talebiyle 5 Şubatta iş bırakmışlardı. Tekstil Güç-Sen (Tekstil İşçileri Güç Birliği Sendikası) üyesi işçilerin direnişi beşinci gününde kazanımla sonuçlandı. Sendikanın sosyal medya hesabından yapılan açıklamada işçilerin taleplerinin kabul edildiği duyuruldu. Roniteks patronunun, elden ücret ödemeyeceğine, sigortaların tam yapılacağına ve maaşların “piyasa seviyesi”ne çıkarılacağına dair söz verdiği belirtildi.
Kimpack ABY Plastik işçilerinin direnişi kazanımla sonuçlandı
Antep Başpınar 1. Organize Sanayi Bölgesinde faaliyet gösteren Kimpack ABY işçileri 10 Şubatta düşük ücret zammı, kötü çalışma koşulları ve zorunlu mesailere karşı iş bırakmışlardı. İşçilerin eylemi 12 Şubatta kazanımla sonuçlandı. Yüzde 49 zammı kabul etmeyip iş bırakan işçilere yüzde 60 oranında zam yapılacak. İki bayramda toplam 25 yevmiye bayram ikramiyesi ve 1250 lira devamlılık primi verilecek.
Antep’te iş durdurarak direnişe geçen fabrikalara yenileri ekleniyor. 10 Şubatta Zafer Tekstil’in 2. Organize Sanayi Bölgesindeki fabrikasında iş bırakan işçilere üç gün sonra (13 Şubat) 1. ve 4. Bölgede bulunan fabrikalardaki işçiler de eklendi. Son olarak 14 Şubatta Alka Polyester işçileri de düşük zammı kabul etmeyerek iş bıraktı.
Olimpia Otocam fabrikasında sendika düşmanlığına karşı eylem yapıldı
Gebze’de bulunan Olimpia Otocam fabrikasında sendikal faaliyet yürüten 14 işçi işten atıldı. Kristal-İş Sendikası Gebze Şubesinde örgütlenen işçiler, sendika yetkilileriyle birlikte fabrika önünde eylem yaptı. 12 Şubatta yapılan eylemde patronun işten atma saldırısı ve sendika düşmanlığı protesto edildi.
Eylemde konuşan Kristal-İş Sendikası Genel Başkan Vekili Faruk Aslan, şunları söyledi: “Ankara’da da benzer bir şekilde 14 işçi işten çıkarıldı. Toplam 24 işçimiz bugün itibariyle işten çıkartılmıştır. İşçiler burada anayasal haklarını kullanmak istiyor. Sendikalaşma anayasal bir haktır. Sendikalaşmayı engellemek suçtur.”
“Sendika Haktır Engellenemez”, “Kurtuluş Yok Tek Başına Ya Hep Beraber Ya Hiçbirimiz”, “Direne Direne Kazanacağız” sloganlarını atan işçiler, sendikalaşma hakları tanınana kadar mücadelelerine devam edeceklerini belirtti.
Özak işçileri İstanbul’daki direnişlerini sonlandırdı
Özak Tekstil işçileri sendika seçme haklarını savunmak ve çalışma koşullarını iyileştirmek için 27 Kasımda direnişe başlamışlardı. Urfa’da başlayan direniş sürecinde patron, devleti de arkasına alarak direnişi kırmaya çalıştı. Tüm baskı ve yasaklara rağmen mücadeleyi sürdüren işçiler, 23 Ocakta üyesi oldukları BİRTEK-SEN öncülüğünde direnişlerini İstanbul’da bulunan Özak Holding önüne taşıdılar. İstanbul’da da mülki amirlerin eylem yasaklarıyla karşı karşıya gelen işçiler tüm baskılara rağmen direnişlerini sürdürdüler.
BİRTEK-SEN, direnişin 80. günü olan 13 Şubatta TGS Akademi binasında bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamayı yapan BİRTEK-SEN Genel Başkanı Mehmet Türkmen, Özak patronunun direnişi kırmak için her türlü baskı aracını kullandığına, iktidarın ve devletin hakkını arayan işçiye karşı Urfa’da da İstanbul’da da aynı tutumu sergilediğine dikkat çekti. Türkmen, şöyle konuştu: “Valisi, kaymakamları, kolluk güçleri, yargısı, müftüsü, iktidar ve devleti temsil eden bütün kurumlarıyla bu düzenin bütün güçleri, Anayasayı ve işçilerin yasal haklarını ayaklar altına alan işçi düşmanı bir patronun çıkarları için, kendi yasalarını ve Anayasayı da çiğneyerek hak arayan Özak işçilerine kelimenin tam anlamıyla savaş açtılar.”
Türkmen, direnişe yönelik saldırıların işçilerin daha güçlü bir birliğe ihtiyacı olduğunu gösterdiğini şu sözlerle ifade etti: “Bütün patronların ve iktidarın hak arayan işçilere karşı nasıl birleştiğini ve bu güçlere karşı mücadelede tek bir fabrikada değil, çok daha fazla fabrikada, organize sanayi bölgeleri ve havzalar düzeyinde güçlü bir birliğe ve örgütlülüğe ihtiyacımız olduğunu da bir kez daha bizlere gösterdi.”
“İlçe kaymakamlıklarının son yasak kararlarının da ardından, bugün itibariyle İstanbul’daki çadır direnişimizi bitiriyoruz” diyen Türkmen, konuşmasını şöyle sonlandırdı: “80’inci gününde bugün direnişi bitiriyoruz ancak mücadelemiz devam edecek. İşten atılan bütün işçiler geri alınıncaya ve sendika seçme hakkı tanınıncaya kadar hem Özak Tekstil hem de Levi’s’a yönelik kampanyamız ve mücadelemiz aynı şekilde sürecek.”