You are here
“Yanıyorsun Fuat Abi”
Kocaeli’den kadın metal işçisi
Bazen tan yeri ağarmadan bazen de gecenin kör karanlığında fabrikalara doğru yollara düşüyoruz. Saatler boyunca kan ter içinde kalana kadar yoğun tempoyla çalışıyoruz. Nefes almak, bir bardak çay içmek, bir dal sigara yakmak için gözümüz saatte oluyor. Mola saati gelsin de birazcık dinlenelim, arkadaşlarla biraz sohbet edelim istiyoruz.
Yine böyle yoğun bir işgününde arkadaşlarla çay molasına çıktık. Birer bardak çay alıp dinlenme alanına oturduk. O gün maaş günüydü. Hatice abla daha maaşları almadan başladı anlatmaya. “Ya ben anlamıyorum. Isınmak için doğalgaz yakıyoruz ama gelen faturayı görünce ısınmaktan çok yandığımızı görüyorum. Her geçen yıl faturalar iki üç katına çıkıyor” dedi. Ardından Emel, Kemal Sunal filmindeki repliğe atıfla “yanıyorsun Fuat Abi ama senin haberin yok” deyince hepimizi bir gülme aldı. Ağlanacak halimize hep birlikte gülmeye başladık.
Tam o sırada üretim müdürü kahvesini alarak dinlenme alanına geldi. Saate bakıp durdu. Vardiya amiri de onu görünce henüz süremiz varken başladı bize kaş göz etmeye. “Gülmeyin, susun” der gibi kızarak bakmaya. Sonra kalktık, üretime doğru yürümeye başladık. Emel, “bu ne ya, on dakika çay içip mola yapacağız onda bile huzur vermiyorlar. Sabahtan beri canımız çıktı, iki kelime sohbet edelim, gülelim dedik, ona bile fırsat yok. En sonunda gülüşlerimizi de bizden aldılar” dedi. Söylene söylene içeri girdik, çalışmaya başladık.
Patronların sömürü düzeninin bizi sömürmesi, soframızdaki ekmeğimizi küçültmesi yetmiyormuş gibi gülmemiz, soluk almamız bile onlara batıyor. Bu düzeni değiştirmek bizim ellerimizde. Yeter ki birlik olalım, güçlenelim, örgütlü mücadeleyi büyütelim. “Güzel günler gelmeyecek biz onlara gitmedikçe” diyerek güzel günleri getirmek için çabalayalım.