You are here
Duymadıysan Öğren, Unuttuysan Hatırla!
Gebze’den bir petrokimya işçisi
Geçmişte yaşanmış tarihsel olayların şu anki ve gelecekteki kuşaklar tarafından bilinmesi, özümsenmesi son derece önemlidir. Geçmiş, şimdiki zamanın temelini oluşturur. Tarih, geride bırakılan adımların izlerini, dünün yankılarını bugüne taşıyan bir mektup ve geleceğe açılan bir kapıdır. Bizler, işçi sınıfının bugünkü kuşaklarıyız. Sınıfımızın tarihini bilmek, dostu düşmanı ayırt edebilmemiz ve geleceğe sağlam adımlarla ilerleyebilmemiz için bugünün en önemli görevlerinden biridir.
İşçi sınıfımızın tarihi mücadeleler ve zaferlerle doludur. İçerisinden geçtiğimiz Haziran ayının 15 ve 16’sı Türkiye işçi sınıfı tarihinde çok önemli yeri olan iki gündür. 1970 yılının Haziran ayına gelindiğinde patronlar sınıfı ve onun temsilcisi olan hükümet, mecliste sendikalar kanunu ile ilgili yeni bir yasa çıkartırlar. Amaçları işçilere mücadelede öncü olan DİSK’i etkisiz hale getirmektir. Ancak hevesleri kursaklarında kalır. Çünkü Kocaeli, Gebze ve İstanbul’da işçiler bu saldırıya mücadeleyle karşılık verir. 150 bin işçi 15-16 Haziran’da, fabrikalarda üretimi durdurur, İstanbul’a doğru yürüyüşe geçer. İşçilerin bu eylemi Türkiye’de o güne kadar görülmüş en büyük eylem olarak tarihe kazınmış olur. Gözü korkan patronlar İstanbul’u terk ederler ve DİSK’i etkisiz hale getirmek için çıkarılmak istenen yasa geri çekilir.
Geçmişini bilenler, gür akan ırmaklara, kökleri toprağa derinden bağlanmış ağaçlara benzerler. 15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişi, işçilerin onuruna, örgütlülüğüne sahip çıktığı ve bunu başardığı bir mücadeleydi. Eskiler şöyle der; “her şey hatırlamakla başlar.” DİSK üyesi işçilerin bir vakit sendikalarını boğmaya çalışan burjuvaziye yumruğunu indirdiği günü bugünün işçileri olarak öğrenelim, hatırlayalım, unutmayalım.