You are here
KESK ve Emekli Örgütlerinden Türkiye Genelinde “Sefalete Teslim Olmayacağız” Eylemleri
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) ve emekli örgütlerinin çağrısıyla 16 Temmuzda Ankara, İstanbul, Eskişehir, Antalya, Bursa, Diyarbakır gibi büyükşehirler başta olmak üzere pek çok kentte eylemler yapıldı. Kamu emekçileri ile emeklilerin ortak taleplerinin dile getirildiği eylemlere sendika yöneticilerinin yanı sıra sendika üyesi kamu emekçileri, emekliler ve emekten yana kurumlar katıldı. Ankara ve İstanbul’daki eylemlerde UİD-DER’li işçiler de yer aldı.
Ortak açıklamanın okunduğu eylemlerde iktidarın sermaye yanlısı politikaları protesto edildi. “Milyonlar olarak her geçen gün daha fazla yoksullaştırılıyoruz” denilen açıklamada emekçilerin yıllardır iktidar eliyle kasıtlı, programlı bir şekilde yoksullaştırıldığına dikkat çekildi. Emekçiler yoksullaştırılırken bir avuç asalağın iktidar eliyle daha da zenginleştirilmesine vurgu yapıldı. Yoksulluğun bütün emekçi kesimleri sardığı dile getirilirken şu ifadelere yer verildi: “Her iki kişiden birinin geliri açlık sınırının altında. Milyonlarca kamu emekçisi yoksulluk sınırının yarısını bulmayan bir maaşla çalışıyor. Her 3 emekliden biri sadece 10 bin lira ile yaşam mücadelesi veriyor. Buna rağmen altı aylık TÜİK enflasyon oranı %24,73 olarak açıklandığı için bugün kök aylığı 8 bin liranın altında olan 2 milyon emeklinin, yani beş emekliden birinin maaşına bir kuruş dahi artış yapılmıyor.”
İktidarın tasarruf paketleriyle giriştiği hak gaspları da hatırlatılarak “tasarruf adı altında önce okul öncesi öğrencilerin bir öğün ücretsiz yemeğini, ardından 250 bin KİT çalışanının giyecek yardımını gasp ettiniz. Bugün ise kamu emekçilerinin servis hakkına, kamu lojman ve sosyal tesislerine göz koyuyorsunuz. Bizler artık içi boş müjdeler, kaşıkla verdiğinizi kepçeyle aldığınız hileler, sadakalar, ulufeler değil; emeğimizin karşılığını, hakkımız olanı istiyoruz” denildi.
“Sefalete Teslim Olmayacağız”, “Birleşe Birleşe Kazanacağız”, “Susma Haykır Sefalete Hayır”, “TÜİK Elini Cebimizden Çek”, “Saraya Değil Emekçiye Bütçe”, “AKP’ye Kul Sermayeye Köle Olmayacağız” sloganlarının atıldığı eylemlerde dile getirilen taleplerden bazıları şöyle:
- Maaş artışlarımızda tüm toplumun sahte olduğunu yaşayarak öğrendiği TÜİK rakamlarının değil, yoksulluk sınırının temel alınmasını istiyoruz.
- Vergide adaletin sağlanmasını, az kazanandan az çok kazanandan çok vergi alınmasını istiyoruz.
- Tükettiğimiz her şeyden alınan dolaylı vergilerin düşürülmesini istiyoruz.
- Gelir vergisi birinci dilim oranının %15’ten %10’a düşürülerek, yoksulluk sınırına kadar olan maaşların-ücretlerin birinci vergi diliminde sabitlenmesini istiyoruz.
- Kâr, faiz ve servet gelirlerine tanınan ayrıcalıkların kaldırılmasını, belli bir servet düzeyinin üzerindeki zenginlerden servet vergisi alınmasını istiyoruz.
- İktidarın tek taraflı olarak çıkardığı yasalar değil, konfederasyonların, sendikaların kamu emekçilerinin söz ve karar sahibi olacağı demokratik bir çalışma yaşamı istiyoruz.
- Yandaş konfederasyonlarla yapılan ve yoksulluğumuzu derinleştiren “toplu satış sözleşmeleri” değil, emeklilerin de sendikaları aracılığı ile temsil edildiği grevli gerçek bir toplu sözleşme istiyoruz.
- Seçim öncesi verilen 3600 ek gösterge ve mülakatın kaldırılması sözlerinin tutulmasını istiyoruz.