You are here
Hak Gasplarına Karşı Mücadeleler Sürüyor
Direnişteki Akcanlar Tekstil işçileri kent meydanından seslendi
Antep 5. Organize Sanayi Bölgesinde faaliyet gösteren Akcanlar Tekstil fabrikası işçileri, vergi kesintilerine ve hak gasplarına karşı 17 Ağustosta üretimi durdurmuş, işveren 90 işçiyi işten çıkarmıştı. Direniş altıncı gününü geride bırakırken işçiler, örgütlü oldukları Birleşik Tekstil Dokuma ve Deri İşçileri Sendikası (BİRTEK SEN) öncülüğünde 22 Ağustosta Antep kent merkezindeki Balıklı Parkı’nda eylem yaptı.
Eylemde işçiler adına söz alan Ali Sarıçiçek, talepleri karşılanana kadar direneceklerini belirten Sarıçiçek şunları söyledi: “Yedili sistemin ortadan kaldırılmasını, banka promosyonlarının işçiye verilmesini istiyoruz. 6 gün değil 16 gün de olsa, bir ay da olsa asla yılmayacağız, birliğimizi bozmayacağız. Taleplerimizden vazgeçmeyeceğiz. Zafer bizim olacak.” Daha sonra söz alan BİRTEK-SEN Genel Başkanı Mehmet Türkmen ise “taleplerimiz karşılanmazsa eylemlerimizi Akcanlar patronuna ait Divan ve Grand Otellerinin önüne taşıyacağız” duyurusunu yaptı.
Eylem boyunca sık sık “Akcanlar İşçisi Yalnız Değildir”, “İşçiler Açken Patronlara Huzur Yok” sloganları atıldı.
Dev-Sağlık İş Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı önünde eylem yaptı
DİSK’e bağlı Dev-Sağlık İş Sendikası, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından açıklanan verilere göre yüzde 0,01 oranla baraj altı bırakılmasına karşı Bakanlık önünde 22 Ağustosta eylem yaptı. Eyleme DİSK ve Dev- Sağlık-İş Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, DİSK yöneticileri ile sendika üyesi işçiler katıldı.
Eylemde konuşan Çerkezoğlu sürece dair şunları aktardı: “10 bin sağlık ve sosyal hizmet işçisi olarak toplu sözleşme hakkımız elimizden alınmaya çalışılmaktadır. 24 Temmuz 2024 tarihinde yayımlanan Resmi Gazetede sendikamızın işkolu barajı 0,99, sendikamızın üye sayısı 7 bin 400, işkolunda çalışan işçi sayısı ise daha önce istatistiklerde görülmeyen 4B’li memurlar ve üniversite hastanelerinde çalışan intörn hekimlerle 750 bin 259 olarak açıklanmıştır. Sendikamızın kurulu bulunduğu işkolundaki toplam işçi sayısının tespitinde, aslında toplam sayıya dâhil edilmemesi gereken çalışanların bu toplam sayıya dâhil edildiği anlaşılmaktadır. Bu nedenle işkolumuzdaki işçi sayısı açısından tutarlı olamayacak düzeyde bir artış meydana gelmiş ve bu sayı 750.259 olarak gerçeğinden çok daha yüksek olacak şekilde tespit edilmiştir.”
Gerçekleri yansıtmayan istatistiklerin iptali için dava açtıklarını belirten Çerkezoğlu, “Süreç devam etmesine rağmen Akdeniz Üniversitesi Hastanesinde yetki sürecini bekleteceğiz diyen Bakanlık daha az üyesi olan Öz Sağlık-İş’e toplu sözleşme yetkisi veriyor. Bunu asla kabul etmiyoruz” dedi.
Anagold Madencilik’te işten atma saldırısı
Siyanürlü pasa dağının çökmesi sonucu 9 işçinin toprak altında kalarak hayatını kaybettiği Anagold Madencilik’e ait Çöpler Altın Madeninde 187 işçi işten çıkarıldı. İşçiler 22 Ağustosta aileleriyle beraber eylem yaparak işten atmaları protesto ettiler. Eşleri ve çocuklarıyla beraber önce servis yolunu kapatan işçiler sonra da “Maden Topraklarımızı Geri Ver” diye haykırarak maden işletmesine yürüdüler.
Erzincan İdare Mahkemesi Anagold Madencilik’e ait Çöpler Altın Madeni’nin Çevresel Etki Değerlendirme Raporunu 9 Ağustosta iptal etmiş, bunun üzerine şirket maden faaliyeti yapamayacağı gerekçesiyle 900 kişiyi işten çıkaracağını duyurmuştu. Talana devam edemeyecek olmasının faturasını işten attığı işçilere kesen şirket zamanında toprağını elinden aldığı, yaşam alanını zehirlediği işçileri adeta cezalandırıyor. Hatırlanacağı gibi bilim insanları, çevre örgütleri, bölge halkı madene itiraz etmiş, su kaynaklarına ve yerleşim alanlarına yakın olan madenin toprağı ve su kaynaklarını zehirleyeceğini söylemişlerdi. Ayrıca bölgenin fay hatları üzerinde bulunduğunu, deprem, heyelan, su baskını ve çığ gibi afetlerin meydana gelme potansiyelinin yüksek olduğunu, siyanür kullanılması nedeniyle bu tür doğa olaylarının çok daha büyük felaketlere kapı aralayabileceğini anlatmışlardı.
İşten atılan işçiler ve aileleri bugün yaptıkları eylemde “Siyanürsüz Topraklarımızı Geri Ver” yazılı döviz taşıdılar ve ya topraklarını ya da işlerini geri istediklerini haykırdılar.
Kozyatağı City İstanbul Şantiyesinde ücret gaspına karşı direniş başladı
Kozyatağı City İstanbul Şantiyesinde Osal Grup bünyesinde çalışan inşaat işçileri maaşları 2 aydır ödenmediği için 22 Ağustosta iş bırakarak direnişe başladı. İşçiler 21 Ağustosta söz verildiği halde maaşlarının yatırılmadığını, kendilerine açıklama yapılması gerektiğini, binaları güneşin altında elleriyle yaptıklarını söylüyorlar. Direniş alanından “İşçiyiz, Haklıyız, Hakkımızı İsteriz” diye haykırıyorlar.
Darıca Farabi Eğitim ve Araştırma Hastanesinde yemekhane işçileri zam talebiyle eylem yaptı
Kocaeli’de DİSK’e bağlı Gıda-İş Sendikasının örgütlü olduğu Darıca Farabi Eğitim ve Araştırma Hastanesinde çalışan taşeron yemekhane işçileri “Geçinemiyoruz, Hastane Yemekhane İşçileri Maaşlarına Zam İstiyor” talebiyle hastane önünde basın açıklaması yaptı.
Basın açıklamasını Gıda-İş Genel Başkanı Olcay Ozak yaptı. Ozak, yemekhane işçilerinin aldıkları ücretle geçinemediğini, iktidarın önümüzdeki süreçte de maaşlara yüzde 15-20 zam yapacağını basına ve kamuoyuna duyurduğunu belirterek “Bizleri açlıkla yüz yüze bırakacaklarını ve buna dayanmamız gerektiği yönündeki açıklamalarını şiddetle protesto ediyoruz” dedi. Ozak gelirde ve vergide yaşanan adaletsizliğe şu sözlerle değindi: “Maaşımız cebimize girmeden vergisi kesiliyor. Patronlarınsa asgari ücretliler kadar dahi vergi vermediğini her gün okuyoruz. Enflasyonun sebebi işçiler değildir. Aşırı kâr hırsı ve bir avuç zenginin ülkenin kaynaklarına çökmesidir. Memleket ekonomisinin 2024’ün ilk 4-5 ayında yüzde 5,7 büyüdüğü bir ortamda biz hastane yemekhane işçileri de büyümedeki payımızı istiyoruz. Enflasyon ve zamlarla çalınan haklarımızın telafi edilmesi için maaşlarımıza zam istiyoruz.”
Açıklama sonrasında sorunlarını dillendiren işçiler, haftanın 6 günü, günde 9 saat çalıştıklarını, resmi ve dini bayramlarda çalıştıklarında fazla mesai ücretini eksik aldıklarını, asgari ücretle çalıştıklarını, bu ücretle geçinemediklerini belirttiler.
Ellerinde “Mobbing Değil İnsanca Çalışma”, “Kadrolu Güvenceli Çalışma”, “Herkese Parasız, Eşit ve Nitelikli Sağlık Hakkı”, “Bu Ücretlerle, Bu Vergilerle Geçinemiyoruz, Ücretlerimiz Artsın, Vergi Yükümüz Azalsın” yazılı dövizler taşıyan işçiler, “Birleşe Birleşe Kazanacağız”, “Hastane İşçisi Köle Değildir” sloganlarını haykırdılar.
İstanbul’da Metro şantiyesi işçilerinin ücret gaspına karşı başlattığı direniş kazanımla sonuçlandı
İstanbul’da Bakırköy-Bahçelievler-Kirazlı Metro şantiyesinde, Bayburt Group’un taşeronu Modül Teknik bünyesinde çalışan DİSK/ Dev Yapı-İş üyesi işçilerin ücret gaspına karşı başlattığı eylem, üçüncü gününe kazanımla sonuçlandı.
Ücretlerinin 4 aydır gasp edilmesi üzerine 20 Ağustosta kule vincin tepesine ve çatıya çıkarak, şantiye içinde yolları kapatarak eyleme geçen işçiler, ücretleri ödenene kadar eylemlerine devam edeceklerini belirtmişlerdi. 22 Ağustosta sendikanın X hesabından yapılan paylaşımda, şirket yetkilileriyle yapılan görüşmede işçilerin tüm alacaklarının ödeneceği konusunda anlaşmaya varıldığı duyuruldu. Paylaşılan videoda şu sözlere yer verildi: “Direndik kazandık. Maalesef inşaat işçilerinin alınteri, emeği, ekmeği patronlar tarafından gasp ediliyor. Kıdem tazminatı, fazla mesai ücretleri gasp ediliyor. Yedikleri, içtikleri, yattıkları yer hijyen değil. Ama inşaat işçisi yalnız değildir. İnşaat işçisini her şantiyede, her kentte sesini yükseltmeye çağırıyoruz.”