You are here
Green Transfo’da Grev Başladı
![](https://en.uidder.org/sites/all/modules/lazyloader/image_placeholder.gif)
Birleşik Metal-İş’in Aralık ayında grev kararı aldığı işletmelerden beşincisi olan Green Transfo Energy’de 25 Aralıkta grev başladı. Kocaeli Çayırova’da bulunan fabrikada çalışan 263 işçi, “sefalet ücreti dayatmasına boyun eğmiyoruz” diyerek şalteri indirdi. Grev pankartını asan işçiler “Kurtuluş Yok Tek Başına Ya Hep Beraber Ya Hiçbirimiz”, “Direne Direne Direnişten Zafere”, “Zafer Direnen Emekçinin Olacak” sloganlarını haykırdı.
Birleşik Metal-İş Sendikası ile Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS) arasında Grid Solutions, Schneider Elektrik, Hitachi Energy, Arıtaş Kriyojenik ve MESS’ten ayrılan Green Transfo fabrikaları için yürütülen toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 5 işletmeye bağlı 9 fabrikada grev kararı alınmıştı. İlk olarak 4 Aralıkta Hitachi Energy’nin dört fabrikasında, 13 Aralıkta GE Grid Solutions ile Schneider Elektrik’in Manisa ve Kocaeli fabrikalarında işçiler greve çıkmıştı. 14 Aralıkta Cumhurbaşkanlığı kararıyla metal işçilerinin grevi “erteleme” adı altında yasaklanmış ancak işçiler yasağa boyun eğmeyerek grevlerini kararlılıkla sürdürmüşlerdi. Siyasi iktidarın grev yasağını tanımayan Arıtaş Kriyojenik işçileri de 19 Aralıkta greve çıkarak grev ateşini büyütmüşlerdi. 24 Aralıkta Hitachi Energy’de varılan anlaşmayla grev sona erdi. GE Grid Solutions, Schneider Elektrik ve Arıtaş Kriyojenik fabrikalarında devam eden grevlere 25 Aralıkta Green Transfo işçilerinin grevi de eklendi.
Kocaeli Çayırova’da bulunan Birleşik Metal-İş’in örgütlü olduğu Green Transfo Energy fabrikasında da işçiler greve çıktı. “Sefalet ücreti dayatmasına boyun eğmiyoruz” diyerek metal işçilerinin yaktığı grev ateşini büyüten işçiler, “Kurtuluş Yok Tek Başına Ya Hep Beraber Ya… pic.twitter.com/oCcmGULO5i
— UİD-DER (@uid_der) December 25, 2024
MESS’in ve sermayeye özel grev yasağı getiren siyasi iktidarın düşük ücret dayatması, iktidarın asgari ücrete yüzde 30 oranında zam yapması işçiler için sendikal ve siyasal örgütlülüğün önemini bir kez daha ortaya koyuyor. Sendikalı işyerlerinde çalışan işçiler, grev yasaklarına ve düşük ücret dayatmasına grev silahıyla karşı koymaya çalışırken örgütsüz olan milyonlarca işçi açlık sınırında bir ücrete mahkûm edilmiş durumda. Elbette metal işçilerinin düşük ücretlere ve grev yasaklarına karşı mücadelesinin başarıya ulaşması, bu mücadele için nasıl hazırlık yapıldığıyla doğrudan bağlantılıdır. Toplu sözleşme süreçleriyle sınırlı olmayan bir mücadele anlayışının geliştirilmesiyle, yaktıkları mücadele ateşinin büyüyüp yayılmasıyla, grev ve direnişler arasındaki bağın, işçilerin birlik ve dayanışmasının güçlenmesiyle, sermaye sınıfına karşı inatçı, kararlı, sabırlı bir mücadele yürütülmesiyle mümkündür. İşçiler olarak sendikal ve siyasal örgütlülüğümüzü güçlendirelim, sermaye sınıfının ve iktidarın saldırılarına örgütlü mücadelemizle karşı duralım.