Bize Ekmek Yoksa Size Pasta Yok!

15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişinin 55’inci yılında; TPI Kompozit grevinin 36’ıncı, DYO grevinin 26’ıncı gününde anlamlı bir yürüyüş gerçekleşti. Çiğli Sanayi Sitesi içinden başlayıp İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesine kadar süren yürüyüşte iki fabrikanın grevci işçileri, aileleri ve emekten yana kurumlar birlikte yürüdüler. Yol boyunca fabrika işçileri grevcilere alkış ve ıslıklarla destek verdi. Demir kapılar ardında bile dayanışma yankılanıyordu.

Yürüyüş sırasında 15 yıldır DYO’da çalışan bir işçinin 11 yaşındaki oğlu, “Sefalet dayatmasına karşı mücadeleyi büyütüyoruz” pankartının yanında “Bize ekmek yoksa size pasta yok!” diye slogan attı. Küçük yaşına rağmen bu sloganı yalnızca ekmek için değil, sofrasında olması gereken tüm besinler için attığını belirtti. “Babam ve arkadaşlarının maaşı çok az, başka bir şey istemiyorlar. Diğer işçilerin çocukları da babalarının yanında olsun istiyorum” dedi ve grevin ilk gününden beri nöbet tuttuğunu ekledi.

Bu çocuğun grev alanındaki duruşu, “grev evden, mutfaktan başlar” sözünü doğruluyor. Aynı zamanda grevlerin yalnızca işçilerin değil, ailelerin de mücadelesi olduğunu gösteriyor. 55 yıl önceki 15-16 Haziran Direnişi’nde olduğu gibi, bugün de işçiler aileleriyle birlikte yürüyor, mücadeleyi büyütüyor.

1970’teki büyük direniş, sendikal ve siyasal olarak örgütlü işçi kuşaklarının isyanıydı. 12 Eylül faşist darbesiyle bu bağ koparıldı, korku perdesi kuşaklar boyu sürdü. Ancak son dönemde grevlerde, 1 Mayıslarda işçiler yeniden kıpırdanıyor, korkularını geride bırakıyor.

15-16 Haziran, sadece yıldönümünde anılacak bir tarih değil; dersleriyle bugünü örgütleyeceğimiz bir mücadele mirasıdır. UİD-DER’in bu tarihte kurulmuş olması tesadüf değil, bilinçli bir tercihtir. “Gelenekten Geleceğe, Umut Örgütlü Mücadelede!” sözü boş bir slogan değil, bir çağrıdır.

11 yaşındaki o işçi çocuğunun gözlerindeki ışık, işçi sınıfının geleceğidir. Bize düşen, bu ışığı büyütmek, sınıfın genç kuşaklarını örgütlü mücadeleye kazandırmaktır.