
Sırbistan’da 1 Kasım 2024’te Novi Sad şehrinin bir tren istasyonunda çökme olmuş, 15 kişi yaşamını yitirmişti. Bu facia, ülke genelinde öğrencilerin başını çektiği kitlesel eylemlere yol açmıştı. Çeşitli sektörden işçilerin grevleriyle birleşen protestolar üzerine İnşaat, Ulaşım ve Altyapı ile İç ve Dış Ticaret Bakanları ve Başbakan Vucevic istifa etmek zorunda kaldı, savcılık Ulaşım Bakanının da dâhil olduğu 13 kişi hakkında soruşturma başlattı. Ancak bunlarla yetinmeyen, yolsuzlukların son bulmasını ve 13 yıldır iktidarda olan Cumhurbaşkanı Vucic’in de istifa etmesini isteyen gençler, işçi ve emekçiler protesto gösterilerine devam ettiler.
Son olarak 15 Mart Cumartesi günü başkent Belgrad’da kitlesel bir miting düzenleme kararı alınmıştı. Korkuya kapılan Cumhurbaşkanı ve hükümet, miting haberiyle birlikte şehirdeki toplu taşıma araçlarını ve şehirlerarası demir yollarını durdurdu. Bombalar patlayacağı, şiddet eylemleri yapılacağı ve halkın bunu desteklememesi gerektiği söylenerek tehditler savruldu. Parlamento önüne paramiliter güçlerin kamp kurması sağlandı. Ne var ki cuma gününden itibaren başta öğrenciler olmak üzere on binlerce işçi ve emekçi otobüslerle, bisikletlerle, yürüyerek başkent Belgrad’a akın etmeye başladı. Başka şehirlerden gelenleri Belgradlı işçi ve emekçiler coşkuyla karşıladı. Tüm yalanlara, engellemelere, tehditlere rağmen 15 Mart Cumartesi günü Sırbistan’ın başkenti Belgrad’da ülke tarihinin en kalabalık protesto gösterilerinden biri düzenlendi.
Suçluların cezalandırılmasını, yolsuzluğun son bulmasını, hukuk sisteminin güvenilirliğinin artmasını ve hükümetin istifa etmesini isteyen öğrenciler, işçi ve emekçiler sloganlarıyla, marşlarıyla, düdükleriyle başkenti inletti. Caddeler, meydanlar işçi ve emekçi seline şahit oldu. Başta öğrenciler olmak üzere Sırbistanlı emekçiler talepleri için mücadeleye devam ediyor, baskı ve zorbalığa boyun eğmiyor.