“Günlerin bugün getirdiği baskı zulüm ve kandır. Ancak bu böyle gitmez sömürü devam etmez!” 1 Mayıs marşının ilk dizeleri böyle başlamakta. 1 Mayıs işçilerin uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günüdür. O gün yine dünyanın dört bir yanında işçiler alanlarda olacak. Patronların yüzüne taleplerini tokat gibi indirecekler. Ben 1 Mayıs’ın ve mücadelenin önemini UİD-DER’le öğrenmiş bir işçiyim. 1 Mayıs’a katılmak için çok sebebim var. Ömrümü makine başında çalışarak geçirmek istemiyorum. 12 saat fabrikaya mahkûm edilmek istemiyorum. Aldığım maaşı yetirmek için sürekli hesap yapmak istemiyorum. Her an işsiz kalacak mıyım kaygısı duymak değil istediğim.
İstediğim, sömürünün olmadığı, insanca yaşadığımız yepyeni bir hayat. Bunun için alanda olacağım ve bütün gücümle haykıracağım, yepyeni bir yaşam istediğimi. Tabii ki yalnız değil hep birlikte haykıracağız. Bu yüzden çevremdeki işçilere sürekli 1 Mayıs’ın önemini ve niçin orda olmamız gerektiğini anlatıyorum. Bendeki bu heyecanı ve coşkuyu onlara da taşımaya çalışıyorum. Onların da gelmesini sağlamak için. Çünkü şunu biliyorum ki işçi kardeş, benim kurtuluşum da seninle olacak. Bir işçi olarak istediğim hep beraber birarada tüm güzelliğiyle coşkulu ve kitlesel bir şekilde 1 Mayıs’ı kutlamak!
Yaşasın 1 Mayıs!