You are here
Bir Annenin İntiharı
Esenyurt’tan bir işçi

Tüm dünyada ekonomik kriz derinleştikçe, bunun topluma yansıması toplumsal bir kriz haline dönüşmektedir. Patronlar kendi krizlerini işçi sınıfının üzerine yıkmak için işsizliği körüklemekte, ücretler düşmekte ve çalışma saatleri uzatılmaktadır.
Dünyanın en hızlı büyüyen üçüncü ekonomisiyiz diye övünen başbakanın işçi sınıfının yaşam koşulları umurunda bile değildir. Bu açgözlü patronların kâr hırsı yüzünden, işçi aileleri açlığa, intihara, aile içi şiddete sürükleniyor.
Konya’da yaşayan bir ailenin dramı aslında birçok şeyi özetliyor. Aylarca iş bulamayan baba çareyi il dışında iş aramakta buluyor, geride kalan anne ve çocukları çaresizlikle boğuşmak zorunda kalıyor. Çocuklarını soğuktan korumak için oduncuya giden kadın parası çok az olduğu için yalvar yakar bir miktar odun alıyor, fakat odunlar ıslak olduğu için yakamıyor. Bunun üzerine çocuklarının donmasına engel olmak için saç kurutma makinesiyle çocuklarını ısıtmaya çalışıyor. Yaşanan bu amansız çelişkiye akıl erdiremeyen kadın yan odaya geçerek kendini asıyor.
Bu olay 21. yüzyılda yaşanıyor. Bu olay on binlerce insanın yaşamış olduğu sorunlardan sadece bir tanesi ve içinde bulunduğumuz sitemin çürümüşlüğünün bir göstergesidir. Bir taraftan ekonomik büyümeden, işsizliğin ve yoksulluğun sona ermekte olduğundan dem vurulan bir dönemde yaşanmaktadır. İçinde bulunduğumuz sömürü sistemi giderek daha da çürümekte, çürüdükçe bu ölüm girdabının içine daha çok insan çekmektedir. İşsizliğin, artan bir avuç insanın zenginliğinin yanı sıra, işçi sınıfı içerisinde aile içi şiddetin, intiharların, yoksulluğun, gençlik içinde uyuşturucu alışkanlığının daha da arttığı günümüzde tüm bu çürümüşlüğe ancak işçi sınıfının örgütlülüğünü güçlendirerek karşı durulabilir.
Esenyurt'ta 11 İşçi Kâr Kurbanı Oldu