You are here
Sağlık sisteminde de taşeronlaştırma
Ankara’dan bir sağlık işçisi
Taşeronlaşma sermayenin temsilcisi AKP iktidarı ile birlikte daha da yaygınlaştırıldı, neredeyse tüm işkollarında uygulanır duruma geldi.
Çalışma yaşamını kuralsızlaştırma ve esnekleştirme politikalarının devamı olan taşeronlaşmanın temel amacı, sendikasız yerlerde sendikalaşmayı önlemek, sendikalı yerlerde ise işçilerin toplu iş sözleşmesinden yararlanmalarını engellemek, sendikalaşmayı zayıflatmak, sendikanın yetkisini düşürmek, grev uygulamasını önlemek ve düşük ücretli işçi çalıştırmaktır. Öyle ki taşeronla çalışmanın sınırı dahi çizilmemiştir. Sağlık alanında taşeron bir firma temizlik işçisi adı altında hemşire çalıştırabiliyor.
Bunları yaparken insan sağlığını hiçe sayıyor. Daha düşük ücretle çalıştırabileceği, konusunda yeterli eğitimi almamış insanları çalıştırarak her alanda büyük bir tehlike yaratıyor.
Taşeronlaşmayla birlikte, verilen sağlık hizmeti kalitesinin daha da düşmesi taşeronlaştırmanın sadece bir sonucu olarak karşımıza çıkıyor. Ancak taşeronlaştırmanın sonuçları, verilen hizmetteki aksaklıklarla sınırlı kalmıyor, çalıştırılan taşeron işçiler de çok kötü şartlarda çalıştırılmaya itiliyor. Uzun çalışma saatleri, sağlıksız çalışma koşulları, düşük ücretler, durumu dayanılmaz kılıyor.
Üstelik bu şartlar altında çalışmaları karşılığında işçilerin eline geçen sadece asgari ücret! Bunun tamamını da ödeme günlerinde alamayıp, taşeron firmadan habire ellerinde para olmadığı yalanlarını dinliyorlar. İşçiler, sendikalı olmanın en doğal hakları olduğunu bildikleri halde, sendikaya üye oldukları takdirde işten atılacakları korkusuyla, sendika temsilciliklerinde kapıları sıkı sıkıya kapatarak görüşmeler yapıyorlar. Aslında kaybedecekleri tek şey, asgari ücret değerinde bir iş; fakat işsizler ordusuna dâhil olmak onları fazlasıyla ürkütüyor.
17 Kasımda Ankara’da taşeronlaşmaya karşı gerçekleştirilen miting, işte bu noktada mütevazı da olsa önemli bir adımdır.
Hangi sağlık güvencesi?
Emekli-Sen Kapatılamaz!