Yeni Yılda Sınıfsız Bir Dünyaya Bir Adım Daha!

Her yılın başında televizyon ekranlarından şatafatlı eğlenceler taşar. Yapılan eğlencelerin mahiyetini belirleyen, sınıfsal aidiyet olmuştur her zaman. Eğlence programlarında bütün bir yıl ne olup bittiğiyle ilgilenilmez, işçilerin daha da yoksullaştıkları gerçeğinden bahsedilmez ve savaşlar sanki yokmuş gibi davranılır. Yeni yılda daha bol para kazanma temennisi içindeki egemen sınıfın üyelerinin eğlenceleri bir masal dünyasındaymışçasına sunulur ekranlardan. Bu masalda emekçilere biçilen rol ise, işçiyse sürekli çalışmak, işsizse oturup susmasını bilmek, açlığa, soğuğa katlanmak, çatısı akıyorsa aldırmamak olur. Bu yılbaşında da emekçiler bu görüntülerle gerçekler dünyasından koparıldılar.

Biz UİD-DER’li işçilerse yılın son günü Bostancı temsilciliğimizde bir aradaydık. Yeni yılı umutlarımızı tazeleyerek karşıladık. Okunan şiirler, marşlar ve çekilen halaylarla coşkumuzu haykırdık. Geçtiğimiz yılı şöyle bir hatırladık. Hepimiz içine girdiğimiz yılın geride kalan yıllardan çok da farklı olmayacağını biliyorduk. Yine savaşlar dünyayı kan gölüne çevirmeye devam edecek. Emekçilerin ürettikleri gasp edilecek, egemen sınıflar sosyal yıkım politikalarını derinleştirmek için daha bir gayret sarf edecekler. Kendi aralarındaki it dalaşı şiddetlenerek sürecek. Mücadeleyi yükselten işçi kitlelerine ise “terörist” ya da “bozguncu” damgasını basacaklar. Dünya çevresel yok oluşun eşiğine daha da yaklaşacak. Onlarca canlı türü daha yok olacak. Teknolojide sağlanacak yeni gelişmeler burjuva sınıfın kârını arttırmaya yarayacak. Gözü burjuva ideolojisiyle perdelenmiş olan işçi kitleler ne yazık ki çektiği sıkıntıları bir kenara bırakarak hangi takımın şampiyon olacağını düşünecek ve bu liste böylece uzayıp gidecek.

Bunların hiçbiri kehanet değil, ama kader de değil. Hepsine dur demek mümkün. Burjuvazinin yalanlarına aldanmamanın tek yolu var: bilinçlenmek, örgütlenmek ve mücadeleyi sınıfımızın saflarına yaymak. Egemen sınıf yeni yılda milliyetçilik zehrini UİD-DER saflarına katılan işçilere zerk edemeyecek. Böylece Nazım’ın işçi sınıfına olan kırgınlığı biraz daha azalacak, derya içre olup deryanın da ne olduğunu çok iyi bilen işçilerin sayısı artacak.

Geçtiğimiz yıl, işçi sınıfının dünya çapında birliğini hedefleyen UİD-DER’imizle ilk defa 1 Mayıs meydanındaydık. Harcanan büyük emeklerin sonucuydu UİD-DER kortejinin alanı kızıla boyaması. Sadece 1 Mayısları değil; emperyalist savaşların kan rengine boyadığı bütün dünyayı özgürlüğün kızıl renkli bayraklarıyla donatıncaya dek büyük emekler harcanmaya devam edilecek. Bu emeğe ortak olalım! Yüreklerimizin yanına yeni yürekler katarak mücadelemizin ateşini büyütelim.

UİD-DER attığı her adımda işçi sınıfını özgürlüğe bir adım daha yaklaştıracak. Yeni yıla UİD-DER ailesiyle girdik, sınıfların ve her türlü sömürünün kalktığı dünyamızı da bu ailemizle kuracağız adım adım. Kavgaya asılalım, bir adım daha!