You are here
Kod 29 ve Ücretsiz İzin Saldırılarına Karşı İşçiler Mücadele Ediyor
19 March 2021 - 16:43
Hükümetin yönlendirmeleri ve sağladığı kolaylıklar sayesinde patronlar, pandemiyi fırsata çevirdiler. Haksızlık karşısında susup boyun eğmeyen ve sendikalaşan işçiler, Kod 29 bildirimiyle, yani ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırı davrandıkları iftirasıyla tazminatsız işten atılıyor. Veya zorunlu ücretsiz izne çıkarılarak asgari ücretin yarısına mahkûm ediliyorlar. Ancak bir yerde haksızlık varsa, orada haksızlığa boyun eğmeyenler de vardır. Nitekim Türkiye’nin dört bir yanında işçiler; zulme boyun eğmiyor, mücadele ediyorlar.
Çorum’daki Ekmekçioğulları Metal işçileri… Birleşik Metal-İş Sendikasına üye oldukları için Kod 29 bildirimiyle tazminatsız işten atılan onlarca işçi, 8 Aralıktan bu yana mücadelelerini sürdürüyorlar. Çorum, Ankara ve İstanbul’da eylemler gerçekleştiren işçiler, sadece patronun saldırıları karşısında değil kara kışın soğuğu karşısında da yılgınlığa düşmediler. Direnişçi metal işçileri giriştikleri haklı mücadelele içinde bir slogan da ürettiler: “Gittiler Sanmayın, Biz Hep Buradayız!”
Oradan ülkenin en önemli işçi havzalarından birine, Kocaeli’ye uzandığımızda iki hak mücadelesi daha, Baldur Süspansiyon grevi ve Systemair HSK direnişi karşılıyor bizi… Birleşik Metal-İş’in örgütlü olduğu her iki fabrikanın işçileri de yaşadıkları haksızlıklar karşısında sendikalaşmış, benzer şekilde de Kod 29 ve zorunlu ücretsiz izin saldırılarıyla karşılaşmışlardı. Çayırova’da bulunan İspanya sermayeli Baldur’daki mücadele üçüncü ayına ulaşırken, Dilovası’nda bulunan Systemair’deki direniş beşinci ayını aştı. Metal işçileri, ücretsiz izin ve Kod 29 dayatmalarına geçit vermemekte kararlı olduklarını söylüyorlar.
Kocaeli’ndeki bir başka işçi direnişi ise Çayırova’daki Migros Depo önünde gerçekleşiyor. DGD-Sen’de örgütlenen işçiler, onlarca yeni işçi alan şirketin kendilerini ücretsiz izne çıkarmasına ve Kod 29 bildirimiyle tazminatsız işten atmasına karşı tepkililer. Sendikal baskılara son verilmesini, atılan işçilerin geri alınmasını, ağır çalışma koşullarının düzeltilmesini talep eden işçiler, haklı mücadelelerini duyurmak için gerek Çayırova’daki depo önünde, gerek Migros mağazalarında, gerekse de şirketin bağlı olduğu Anadolu Grubu önünde eylemler gerçekleştiriyorlar.
Türkiye’de sanayinin yoğunlaştığı, ancak sendikal örgütlülüğün çok zayıf olduğu havzalardan birisi Konya/ Karaman… Karaman’da meyve suyu konsantresi üreten Alman sermayeli Döhler Gıda fabrikasının yönetimi de işçilerin birliğine tahammül edemeyip Kod 29 silahına başvurdu. Yargının işçi lehine verdiği kararları tanımayan patron, işyerindeki yetkili Tekgıda-İş sendikasına üye 10 işçi üzerinde, sendikadan istifa etmeleri için baskı kurdu. Başaramayınca da işçileri tazminatsız olarak işten attı. İki aydır fabrika önünde direnen işçiler, geçtiğimiz günlerde şirketin İstanbul’daki Genel Merkezi önünde kitlesel bir eylem gerçekleştirdiler. Çeşitli işçi direnişçilerinden işçilerin, sendika ve demokratik kitle örgütlerinin yanı sıra UİD-DER’in de güç verdiği eylem, sınıf dayanışmasının anlamlı bir örneği oldu.
Bir başka sanayi havzası ise Gaziantep… 4. OSB’de bulunan Yasin Kaplan Halı fabrikasında DİSK Tekstil Sendikası üyesi 16 işçi, Kod 29 ile işten atıldı. Kod 29 bildirimiyle atıldıkları için kıdem ve ihbar tazminatları, işsizlik ödeneği gibi hakları gasp edilen işçiler, fabrika önünde direniyorlar. İşçiler soruyorlar; “sendika üyesi olduğumuz için biz mi, yoksa bizi kötü niyetle işten atan patron mu ahlaksız? Antep’te DİSK Tekstil üyesi Güven Boya işçileri de Kod-29 saldırısına karşı direnişteler. Güven Boya işçileri, “bugün bize, yarın herkese” diyerek dayanışmayı güçlendirmeye çalışıyorlar.
İstanbul’da ise aynı taleplerle postacılar, yani PTT işçileri direniyor! Kod 29 bildirimiyle işten atılan PTT-Sen üye ve yöneticilerinin İstanbul Sirkeci PTT Başmüdürlüğü önünde gerçekleştirdikleri direniş, ikinci ayını aştı. “Bak Postacı Direniyor!” şiarıyla haklı taleplerini yükselten işçiler kararlılar: “Zafer patronların zulmüne, kara, kışa, soğuğa karşı direnen emekçinin olacak!”
Çorlu, Çerkezköy, Lüleburgaz… Trakya’nın giderek büyüyen bu devasa sanayi havzasında da direnen işçiler var! Dünyanın önde gelen peynir üreticilerinden biri olan Bel Karper’in Çorlu’daki fabrikasında sendikal faaliyetlerinden dolayı işyeri baştemsilcisi Kod 29 bildirimiyle işten atıldı, 12 işçi ise ücretsiz izine gönderildi. Tekgıda-İş üyesi işçiler sendikal hakları için mücadeleyi işyeri önünde sürdürüyorlar.
İstanbul’da bulunan Skyland Avm, Bimeks, Atlas Jet, Kayı İnşaat, KT Deri, Sinbo ve SML Etiket, CPS Otomotiv, Uşak’taki Kaynak İplik, Bursa Şişecam ve duyulan, duyulmayan nicesi… Pandemi döneminde sözde işten çıkarmalar yasak! Peki, bu tablo ne? İsimler, sektörler, şehirler değişiyor ancak haksızlığın ortak adı; “Kod 29” ve “ücretsiz izin.” Sorunların giderek artması işçileri birlik olmaya yönlendirirken, birleşen ve sendikalaşan işçiler de pandemi bahanesiyle çeşitli biçimlerde engellenmeye, baskılanmaya çalışılıyor. Sendikalar başta olmak üzere tüm işçi örgütleri ve her sektörden işçiler birleşmek ve dayanışma ağlarını büyütmek zorundalar. Sermaye sınıfı karşısında başka bir seçeneğimiz bulunmuyor!
Yıkılsın Utanç Duvarları!