You are here
İliç’te Aileler Arama Çalışmalarının Durdurulmasını Protesto Etti
Erzincan İliç’teki Anagold Madenciliğin işlettiği altın madeninde gerçekleşen facianın üzerinden 9 gün geçti. Siyanürlü liç yığını altında kalan 9 işçiyi arama çalışmaları, toprak kayması riski nedeniyle 20 Şubatta durduruldu. Arama çalışmalarının tekrar ne zaman başlayacağı, başlayıp başlamayacağı belirsiz. Çalışmaların ilk günden bu yana ağır aksak yürütülmesine, göstermelik yapılmasına ve bir hafta geçmeden durdurulmasına tepki gösteren işçi aileleri işletmeye yürüyerek bilgi istediler. Arama çalışmalarını yapan AFAD yetkilisi 11 milyon metreküp toprağın alana aktığını ve işçilerin hangi tarafta olduklarını bilmediklerini itiraf etti. Yaşamlarından ümit kesilen işçilerin yakınları, güvenlik kamerası görüntülerini izleterek, “olayın büyüklüğünü anlayın” diyen AFAD yetkilisine tepki gösterdi.
Bir anne basına yaptığı açıklamada arama kurtarma çalışmalarının yapılmamasına tepkisini şöyle dile getirdi: “9 gündür bir arpa boyu yol alınamadı. Sadece iki gün çalışma oldu… Bize söyledikleri umutsuzluk, bekleyin, bu süreç uzun bir süreç. Ben uzun beklemek istemiyorum, ben anneyim, ben hissediyorum, benim yavrum yaşıyor, ama böyle giderse benim çocuğum açlıktan ölecek. Bir an önce benim çocuğumu bana versinler. Ben çocuğumu istiyorum. Hiçbir yetkilinin yüzünü görmedik. Buranın sorumluları, genel müdürleri gelip bize açıklama yapsın diye çok söyledik. Bize bilgi vermek zorundalar. Yaktılar bizi, ocağımızı söndürdüler. İşi bilenlerden yardım istiyoruz. Toplantı üstüne toplantı yapıyorlar. Kriz masası, başka bir şeyleri yok. Sadece uzun bir süreç, bekleyin diyorlar, çocuklarımız orada çürüsünler mi? Kaç ay sürecek bu durum? Kendilerini bizim yerimize koysunlar. Kendi evlatlarını bizim yerimize koysunlar. Bu kadar sorumsuzluk olmaz.” Sağlık sorunu nedeniyle İliç’e geç geldiğini söyleyen Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki’nin, gerçekte Adana ve Osmani’ye de kura törenlerine, faciadan bir gün sonra ise İstanbul’da kentsel dönüşüm toplantısına katıldığı ortaya çıktı.
Kurulduğu günden bu yana hem çevreye hem bölge insanına hem de işçiye zarar veren siyanürlü altın madeni göstermelik denetimlerden geçmişti. Kazadan sonra tepkileri dindirmek adına 8 kişi gözaltına alındı. Şirketin Türkiye müdürü serbest bırakıldı. Tek derdi altın olan şirketi, siyasi iktidar, mahkemeler, yandaş basın ve sendika bürokratları korumaya devam ediyor. Bu facia, Türkiye’deki mevcut iktidarın işgücü politikalarının sonucudur. Ne pahasına olursa olsun sermayeyi büyütmeye odaklanan, emeği ve doğayı azgınca yağmalayan, işçilerin canını, doğanın dengesini hiçe sayan politikaları yürütenler işçilerin ailelerini anlayamaz, dertlerine derman olamaz. İşçilerin ve ailelerinin yaralarını saracak olan örgütlülüktür.
Kaptan, Allestaaa!