You are here
Mücadelenin Adıdır Kadın
Gebze’den bir kadın metal işçisi
Hepimizin bildiği üzere kısa bir süre önce 2023-2025 MESS Grup Toplu İş Sözleşmesi grev aşamasında son buldu. Birden çok fabrikada MESS’e bağlı olsun veya olmasın hareketli süreçler yaşandı. Çünkü alınacak ücret başka fabrikadaki işçilerin alacağı ücreti de belirleyecekti. Bu süreçte işçiler, kadın erkek demeden MESS’e karşı tek yumruk halinde mücadeleyi omuzlamak için birlik oldular.
Ben de metal sektöründe kadın işçilerin ağırlıklı olduğu bir fabrikada çalışıyorum. İşyerimiz MESS’e bağlı değil. Toplu sözleşme görüşmelerimiz Eylülde başlamıştı. Fakat anlaşma sağlanamadığı için grev sürecine doğru gidiyorduk. Fabrikada makine ve tezgâh başlarında sürekli greve çıkıp çıkmayacağımız konuşuluyordu. Yemek molasında kadın arkadaşlarımızla sohbet konumuz aynıydı. Fidan arkadaşım yüzünde tedirgin bir ifadeyle şunları anlattı: “Greve çıkacağız ama biz ne yapabiliriz ki? Bizim gücümüz neye yeter? MESS’e bağlı fabrikalarda erkek işçilerin sayısı bizden çok, sesleri daha gür çıkıyor. Biz onlar gibi sloganlar atıp bağırsak bile bizi kimse takmaz, korkmaz.” Ben de ona “Kadın, erkek, yaşlı, genç olmamızın ne önemi var, biz birlik olduktan sonra? Sesimiz çok çıkmış, az çıkmış ne fark eder ki? Bizim en büyük gücümüz üretimden geliyor. Üretimi durdurup kapıya çıkmamız yeter. Biz yeter ki birlikte mücadele etmekten korkmayalım. Bu kavgada birbirimize omuz olalım. Biz zaten hayatın her alanında mücadele etmiyor muyuz? Şimdi yine aynı mücadeleyi burada patronlara karşı vereceğiz” dedim. Bu sözlerimden sonra arkadaşlarıma güven geldi.
Aslında tarihe dönüp baktığımızda kadınlar ne mücadeleler vermiş… 8 Mart 1857’de ABD’nin New York kentinde 40 bin kadın işçi daha iyi çalışma koşulları, daha kısa çalışma saatleri ve eşit işe eşit ücret talebiyle bir tekstil fabrikasında grev yapmışlar. Patron işçileri fabrikaya kilitlediği için fabrikada çıkan yangında yanarak hayatlarını kaybetmişler. Bu sınıf kardeşlerimizin acısı yüreğimizde duruyor. Şimdi bizler de onların bize açtığı mücadele yolunda ilerliyoruz. Emekçi kadınlar olarak biz de mücadelenin en ön saflarında yerimizi almalıyız. Çünkü mücadelenin adıdır kadın!