You are here
Torunlar Center Katliamının 10. Yılında Kâr Hırsı Can Almaya Devam Ediyor
Ankara’dan bir grup iş güvenliği uzmanı
6 Eylül 2014’te İstanbul Mecidiyeköy’de Torunlar Center inşaatında meydana gelen işçi katliamının üzerinden tam 10 yıl geçti. Asansörün otuz ikinci kattan yere çakılması sonucu 10 işçi feci şekilde can vermişti. İşçiler asansörün bozuk olduğunu defalarca dile getirmelerine rağmen, gerekli tedbirler alınmamış ve göz göre göre ölüme gönderilmişlerdi.
Aradan geçen 10 yıla rağmen ne sorumlular gerçek anlamda ceza aldı ne iş cinayetleri azaldı. Açılan davada; ikisi Torunlar, dördü inşaat şirketi, üçü ise iş güvenliği şirketinin çalışanları olmak üzere 9 kişiye toplam 8 yıl 4 ay hapis cezası veren İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, “iyi hal” gerekçesiyle bunu para cezasına çevirdi. Bu karara göre her bir sanık için para cezası 60 bin 800 lira olarak belirlendi. Torunlar, Geda Majör ve NCA iş güvenliği firmalarının yönetici konumundaki diğer personeliyle ilgiliyse beraat kararı verilmişti. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Ceza Dairesi mahkemenin verdiği bu kararı onadı. Ayrıca daha sürecin en başında savcılık Torunlar patronları için takipsizlik kararı vermiş ve gerçek sorumluların ceza almasını engellemişti. Torunlar patronu Aziz Torun kazadan sonra sorumluluk almadığı gibi pişkince “Biz eğitimleri versek de çalışanların aynı hassasiyeti göstermediğini de biliyoruz” diyerek suçu ölen işçilere atmıştı. Şirketin hiçbir önlem almayarak bu katliama davetiye çıkardığını söyleyen işçiler için ise “onlar işçi değil, ortalığı karıştırmak isteyenler” demişti. Tıpkı Soma patronunun yaptığı gibi “asıl mağdurun” kendileri olduğunu söyleyecek kadar ileri gitmişti.
İSİG Meclisi verilerine göre yılın ilk 8 ayında en az 1201 işçi, Ağustos ayında ise 179 işçi iş cinayetlerine kurban gitti. 28’i inşaatta olmak üzere 41 işçi yüksekten düşme sonucu yaşamını yitirdi. Soma, Ermenek, Torunlar, Amasra, İliç ve daha nice felaket iş güvenliği önlemleri maliyet unsuru olarak görüldüğü ve gerekli tedbirler alınmadığı için gerçekleşmeye devam ediyor. En çok iş cinayetinin yaşandığı sektörlerden biri olan inşaat sektöründe de sorunlar, kazalar, iş cinayetleri bitmiyor. Geçtiğimiz günlerde Ankara Sincan’da 16 katlı bir binanın 12. katındaki çalışma platformunun kırılması sonucu 3 işçi zemine düştü. İkisi kardeş biri kuzen olan işçiler hayatını kaybetti. Türkiye’nin dört bir yanında inşaatlar yükselirken, inşaat patronları semirirken işçi haklarına dönük saldırılar artıyor, kötü çalışma koşulları yaygınlaşıyor. Torunlar’dan Ankara’ya iş cinayetleri ne yazık ki sürüyor.
Yetkili kamu kurumları, Bakanlık gerekli denetimleri yapmadığı gibi şirketler yasanın zorunlu kıldığı önlemleri kâğıt üzerinde alınmış gibi gösteriyor. Patronlara doğru düzgün yaptırım uygulanmıyor, ceza verilmiyor. Verilen cezalar ise “iyi hal” gerekçesiyle para cezasına çevriliyor. İktidar iş cinayetlerini “kader, fıtrat” olarak açıklamaktan öteye gitmiyor. İşçilerin yaşamı değersizleştiriliyor, ölümler normalleştiriliyor.
Bizler Soma’da, Ermenek’te, Torunlar’da yaşanan iş cinayetlerinin hesabını soramadığımız, işçi sağlığı ve güvenliği önlemlerinin alınmasını sağlayacak bir örgütlülüğe sahip olamadığımız sürece işçi kardeşlerimiz iş cinayetlerinde yaşamını yitirmeye devam edecek. O halde hesap sormak için, çalışma koşullarımızı iyileştirmek için örgütlenelim, mücadeleyi büyütelim.