You are here
“Orta Doğu’da İşçiler ve Sendikal Hareket” Kitabı Üzerine Söyleşi
DİSK Uluslararası İlişkiler Dairesi Müdürü Kıvanç Eliaçık tarafından kaleme alınan “Orta Doğu’da İşçiler ve Sendikal Hareket” kitabı geçtiğimiz aylarda NotaBene yayınlarından çıkmıştı. Ortadoğu ve Kuzey Afrika’daki Arap ülkelerine odaklanan, işçi sınıfının ve sendikal hareketin durumuna, tarihsel ve güncel mücadele örneklerine ışık tutan kitap, emekten yana örgütlerin organize ettiği, Kıvanç Eliaçık’ın konuk olduğu çeşitli söyleşi ve etkinliklerle okurlarıyla ve muhataplarıyla buluşmaya devam ediyor.
Eliaçık, “Orta Doğu’da İşçiler ve Sendikal Hareket” kitabı vesilesiyle 22 Eylülde UİD-DER’in konuğu oldu. UİD-DER Gebze temsilciliğinde gerçekleşen söyleşiye çok çeşitli sektörlerden işçiler, çeşitli sendikalardan üye ve temsilcilerle şube yöneticileri katıldı.
Eliaçık, söyleşiye başlarken Gebze’de, işçilerle bir arada bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Kendisini Ortadoğu ve Kuzey Afrika’ya işçi hareketi ve sendikal hareket bağlamında mercek tutmasına, kitabı kaleme almasına yönelten süreci anlattı. Moderatörün soruları eşliğinde ilerleyen söyleşide Eliaçık, kitaba konu olan coğrafyanın Osmanlı bakiyesi olarak görüldüğünü, tarihsel ve kültürel ortaklıklara rağmen çok az bilindiğini, bunun büyük oranda milliyetçi önyargılarla, son yıllarda daha da körüklenen Arap nefretiyle ilgili olduğunu belirtti. DİSK’teki görevi nedeniyle söz konusu coğrafyada iletişim içinde olduğu sendikal kadroların Türkiye’ye ilişkin geniş fikri ve bilgisi olduğunu, Türkiye’deki sendikal kadrolar için aynı şeyi söylemenin mümkün olmadığını dile getirdi. Kitabı yazmaktaki amacını Türkiye ve Arap Dünyası arasındaki tarihi, kültürel, siyasi ve ekonomik bağların varlığına rağmen bölgedeki işçi hareketleri hakkında bilginin oldukça sınırlı olmasından hareketle bu konudaki şaşırtıcı benzerlikleri aktarmak ve ilham vermek olarak açıkladı.
Eliaçık kitabında Ortadoğu ve Kuzey Afrika ülkelerindeki işçilerin ve sendikal hareketin durumunu, bu iki kıtadaki belli başlı ülkelerin son 150 yılına mercek tutarak inceliyor. Bu bağlamda Tunus, Mısır, Cezayir, Lübnan, Filistin, Ürdün, Irak ve Suriye üzerinde duruyor. Ayrıca Uluslararası Arap Sendikalar Konfederasyonu (ICATU) ve Arap Sendikalar Konfederasyonu (ATUC) hakkında da birer bölüm bulunuyor. Kitapta Türkiye ile ilgili kıyaslama olmadığını ama kitabın amacının Türkiye’de mücadele eden sendikalara, işçi örgütlerine ilham vermek olduğunu belirten Eliaçık, Ortadoğu işçi sınıfının mücadelesinden çıkarılacak dersler olduğunu söyledi. Bu dersler doğrultusunda Türkiye’deki çalışma koşullarını iyileştirmek, ücretleri yükseltmek, işçi sınıfını özgürleştirmek için Türkiye’deki Arapça konuşan mültecileri, göçmenleri mücadeleye katmamız gerektiğini ifade eden Eliaçık konuşmasını şöyle sürdürdü: “Sadece sendikaya üye yapmamız yetmez, onlarla beraber örgütlenmemiz, onları anlamamız ve onların haklarını savunmamız lazım. Bu konuda kötü durumdayız. Aynı işyerinde beraber çalıştığımız, aynı mahallede oturduğumuz farklı diller konuşan mültecileri, göçmenleri örgütlememiz gerekiyor. Örgütleyemezsek işçi sınıfının koşulları daha da kötüleşecek.”
Söyleşinin ikinci bölümünde katılımcıların sorularını yanıtlayan Eliaçık, Filistin’deki duruma da değindi. İsrail’i anlamadan Filistin’i anlamanın mümkün olmadığını belirtti. Filistin’de sendikaların tüm zorluklara rağmen faaliyetlerine devam etmeye çalıştığını belirtti. Yine sorular üzerine Türkiye’de enerji, metal, inşaat gibi çok sayıda Arap sermayeli şirket olduğunu hatırlattı. “Buralarda mücadele eden işçilere destek olurken bu sermaye gruplarının olduğu ülkelerdeki işçi sendikalarıyla da bağlantı kurmamız lazım ki uluslararası dayanışma somutlansın” dedi. Eliaçık sözlerini bitirirken UİD-DER’li işçilere ilgilerinden dolayı teşekkür etti.
Söyleşinin sonunda söz alan UİD-DER temsilcisi, böyle bir söyleşiye ev sahipliği yapmaktan duydukları memnuniyeti dile getirdi. Küresel bir sistem olan kapitalizme karşı mücadelenin de uluslararası olması gerektiğini ifade etti. UİD-DER’in çeşitli dillerde yayınlar yaparak, İran’dan Japonya’ya çeşitli ülkelerde işçi sınıfının yakıcı gündemlerine ilişkin dayanışma kampanyaları örgütleyerek, işçiler arasındaki milliyetçi önyargıları yok ederek bu mücadeleyi güçlendirmeye çalıştıklarını belirtti. Uluslararası işçi dayanışmasına hizmet eden tüm çabaları çok anlamlı ve önemli bulduklarını vurgulayarak Eliaçık’ın kitabı hakkında şunları söyledi: “Türkiye işçi sınıfı ve sendikal hareketi için hemen yanı başımızdaki komşularımızın, Ortadoğu ve Kuzey Afrika ülkelerinin kapısını aralayıp durumu sergileyen kitabınız da bu anlamlı çabalardan biri. Toplumsal ilerlemenin motor gücünün işçi sınıfı olduğunu, işçi sınıfının mücadele örgütleri olarak sendikaların önemini, örgütlü işçi sınıfının ülkelerin, bölgelerin kaderini, siyasi gelişmeleri etkileyebildiğini gösteren bir çalışma. Tekrar teşekkür ediyoruz.”
Söyleşi alkışlarla son bulurken Eliaçık UİD-DER’li işçiler için kitabını imzaladı.