You are here
İngiltere’den ABD’ye Yüzbinler Filistin Halkı için Meydanlarda
İngiltere’de emekçiler Filistin halkıyla dayanışma eylemlerini, emperyalist savaşa karşı barış talebini büyütmeye devam ediyorlar. 8 Haziranda Başkent Londra’da 14. kez ulusal çapta gösteri düzenlendi. Gösteriye 175 binden fazla işçi, emekçi ve öğrenci katıldı. ABD’deki Columbia Üniversitesi öğrencilerinin kamp eyleminin İngiltere genelindeki üniversite kampüslerine yayılmasıyla birlikte gösterilere öğrencilerin katılımı giderek büyüyor; gençliğin emperyalist savaşlara, egemenlere ve onların sözcüsü olan hükümete karşı öfkesi derinleşiyor.
Başbakan Rişi Sunak’ın 4 Temmuz genel seçim çağrısının ardından ulusal çapta düzenlenen ilk gösteride Filistin halkıyla dayanışma mesajlarının yanı sıra hükümete ve sözde muhalefet İşçi Partisi’ne karşı tepki ve öfke de dile getirildi. Russel Meydanında bir araya gelen coşkulu kitle, Parlamento Meydanına doğru gerçekleştirilen yürüyüş boyunca “Ateşkes Yoksa Oy da Yok”, “Özgür Filistin”, “Soykırımı Durdurun”, “Kalıcı Ateşkes Hemen Şimdi!” sloganlarını attı. Ülkenin dört bir yanındaki 36 üniversite kampüsünde dayanışma kampı eylemleri başlatan üniversite öğrencileri yoğun katılım sağlarken, yürüyüşte çeşitli sendikalardan işçiler, Yahudi, Müslüman ve Hristiyan topluluklar, savaş karşıtı organizasyonlar yer aldı.
Parlamento Meydanı yakınında kurulan kürsüden yapılan konuşmalarda yalnızca Filistin halkı değil emperyalistlerin savaşında acı çeken tüm halklar özgür olana kadar mücadelenin süreceği, enternasyonalist dayanışmanın büyütüleceği belirtildi. İsrail’in yanı sıra savaşa destek veren hükümetler protesto edildi. Çeşitli sendikalardan ve demokratik kurumlardan temsilcilerin, öğrenci temsilcilerinin, savaş karşıtı yazar ve şairlerin, ABD’de Amazon’da ilk sendikal zaferi kazanan Amazon İşçi Sendikası başkanının yaptığı konuşmaların ardından Gazze’de ölen bebeklerin, çocukların ve kadınların anısına 2 dakikalık saygı duruşunda bulunuldu.
ABD’de başkent Washington’da on binlerce kişi ABD’nin İsrail’e verdiği desteği protesto etmek için 8 Haziran Cumartesi günü bir araya geldi. 75 binden fazla emekçi ve genç, Beyaz Saray’ı kuşatarak ellerinde taşıdıkları kırmızı şeritlerle “halkın kırmızıçizgisini” oluşturdu. İkiyüzlü Biden hükümetinin İsrail’e yönelik “kırmızıçizgi” açıklamalarını hatırlatarak Filistin halkıyla dayanışmayı “sizin kırmızıçizginiz biziz”, “Gazze’de soykırıma hayır”, “Filistin’e özgürlük!” sloganlarıyla gösterdi.
Filistin Gençlik Hareketi, Barış için Yahudi Sesi, Filistin’e Adalet için Ulusal Öğrenciler gibi onlarca örgütün çağrısıyla düzenlenen gösteriye ülkenin dört bir yanından on binlerce kişi akın etti. Biden hükümetinin ikiyüzlülüğüne karşı derin bir öfke duyan ABD’li işçi, emekçi ve öğrenciler İsrail’e silah sevkiyatı yapmaya devam eden, Gazze’deki soykırımı destekleyen ABD hükümetini protesto etti. On binlerce kişi Biden hükümetini, Refah bölgesindeki son saldırılarıyla Gazze’deki katliamları aralıksız sürdüren Netanyahu hükümetine soykırımı ve işgali durdurması yönünde baskı yapmaya, kalıcı ateşkes sağlamaya çağırdı.
ABD’deki Filistin halkıyla dayanışma gösterileri 9 Haziranda Los Angeles’ta binlerce kişinin katıldığı yürüyüşle devam etti. ABD’li emekçiler soykırımın durdurulması ve acil ateşkes çağrılarını yükseltmeye devam ediyorlar.
Almanya’da Filistin halkıyla dayanışma gösterilerine getirilen yasaklara, baskılara ve polisin müdahalesine rağmen protestolar devam ediyor. 8 Haziranda Başkent Berlin’de binlerce kişinin katıldığı gösteride en az 20 kişi gözaltına alındı. Polisin baskısına rağmen dayanışma eylemlerine devam eden Berlinli emekçiler “Ateşkes Şimdi”, “Filistin Özgür Olana Kadar Durmayacağız” sloganlarını attı. Almanya’daki dayanışma gösterileri çeşitli kentlerde sonraki günlerde de devam etti. Aynı gün İsviçre’nin Cenevre kentinde de binlerce kişi Filistin halkı için yürüdü. Gazze’deki savaşta İsviçre hükümetinin de suç ortaklarından biri olduğunu dillendiren göstericiler İsrail’i ve suç ortağı hükümetlerini protesto ettiler. Filistin özgür olana kadar, emperyalist savaşlar son bulana kadar mücadeleye devam edeceklerini haykırdılar.