You are here
Türkiye’de Asgari Ücret Düşük Değilmiş!
Ankara’dan genç işçiler
Mutfaklarımızda yangın var, kemerlerimizi sıka sıka daha da sıkacak delik kalmadı. Açlık sınırı 19 bin liraya, yoksulluk sınırı 62 bin liraya dayanmış durumda. Asgari ücret ise 17 bin lira! Haziran ayı yıllık resmi enflasyonu yüzde 72 olarak açıklandı, gerçek enflasyon ise çok daha fazla… Her şeyin fiyatı her gün artarken, vergiler katlanarak çoğalırken asgari ücretle geçinmek mümkün değil. Bu yüzden kredi kartları patlamış durumda, ücretleriyle geçinemeyen emekçiler kredi kartlarına yükleniyor.
Milyonlarca işçinin hali buyken iktidar sözcüleri asgari ücrete zam lafını duymak bile istemiyorlar. Çalışma Bakanı Vedat Işıkhan, “asgari ücrette artış olmayacak, göstergeler olumlu geliyor” diyor mesela. Asgari ücret ortalama ücret haline gelmişken ve yılın daha dördüncü ayında açlık sınırının altında kalmışken Maliye Bakanı Mehmet Şimşek çıkıp “Türkiye’de asgari ücret düşük değildir” diyebiliyor! Aynı bakanlar her sorulduğunda asgari ücrete zam olmayacağı konusunda tutumlarının net olduğunu söylüyorlar. Ya kendi ücretleri konusundaki tutumları ne?
Enflasyonla mücadelede ücretlerin baskılanmasının çok önemli olduğunu sürekli vurgulayan Maliye Bakanı, Temmuz ayında 241 bin lira olan maaşına 49 bin lira zam alacak. “Defalarca söyledik, asgari ücrete zam yok” diye buyuran Çalışma Bakanı da 144 bin lira olan maaşına 29 bin lira zam alacak. Yani bakanlara, milletvekillerine zam var ama işçiye yok, çünkü işçi ücretleri artarsa enflasyon artar! Bizimle resmen alay ediyorlar. Sanki ekonomik yıkımın sorumlusu bizmişiz gibi “tasarruf ve fedakârlık” yapmamız gerektiğini söylüyorlar ama diğer taraftan patronlara teşvikler, vergi afları, indirimler yapmaya devam ediyorlar. Asgari ücrete zammı çok görenler, işçinin kazandığı her kuruştan vergi alanlar patronlara dokunmuyorlar. Tersine işçinin cebinden çalıp patronların kasasına aktarıyorlar.
Kardeşler, her seferinde aynı yalana sarıldıkları için biz de tekrar etmekten vazgeçmeyelim: Enflasyonu arttıran şey işçi ücretleri değil, büyük şirketlerin devasa kârları ve iktidarın ekonomi politikalarıdır. Hepimiz biliyoruz ki asgari ücret zammı yalnızca asgari ücretle çalışanları ilgilendirmiyor. Türkiye’de işçilerin çoğunluğu asgari ücret civarında ücret alıyor. Ayrıca asgari ücret ülkedeki genel ücret seviyesini belirleyen bir taban ücrettir. Dolayısıyla asgari ücret toplumun çoğunluğunu ilgilendiriyor.
Kendileri lüks içinde yaşarken milyonlarca işçi ve emekçiyi, yani hepimizi açlık sınırına mahkûm etmek isteyenlere dur demek istiyorsak sendikalarımızda, işçi örgütlerinde birleşmek, birlikte hareket etmek zorundayız. UİD-DER’in tüm emekçilere yaptığı çağrıda dediği gibi; sermayenin ve iktidarın saldırılarına ancak birlikte karşı durabiliriz.
Göçmen Düşmanlığı Kimin İşine Geliyor?